....

Bir arayış ki bu ,adına aşk denmiş İlahiden armağan olan bir maneviyata …

Ruhaniliktir aşk,maddenin ,mekanın ,bedenlerin çok ötesindedir.

Başlangıçtan sonsuzluğa doğru uzatır,uzattırır ellerini.

HER BİR YÜREKTE AYRI AYRI GİYER HAL KIYAFETİNİ…

Ancak kalp ile olur aşk,sadece ruhların enerjisiyle ortaya çıkabilir.Akıl ile çözmeye kalkarsak anlamlandıramayız ,manasını kaybettiririz.

Hep söylenir durur ,bilirsiniz şu meşhur cümleyi;”Aşkın gözü kördür” diye.Sakın inanmayın ,aşkın gözleri kör falan değil,asıl aşktır feri sönmüş gözlerimize nur aksettiren.

Her canlı,aşkı genlerine kodlanmış halde yaratılır,doğar,büyür ve ölür(asıl doğuştur bu aslında).

Kategorize edilir çoğu defa,ilahi aşk,beşeri aşk ,vs…Unutuluyor ki her aşkın ulaştığı son nokta ilahi olandır.Yani ilahiye olan aşkımız bizi sevmeye iter bir nevi.Biraz irdelersek neden ve neyi sevdiğimizi daha iyi anlayabiliriz.

Özet ile şunu söyleyebilirim ki; aşk ilahiyi bulma çabası içerisindeki durumun, halin adıdır.Aşık bir gönül her daim ızdıraplıdır,sevgiliye erişince son bulacak bir ızdıraptır bu.Sevgiliye olan aşk ona ulaşılıncaya kadar farklı kılıflara bürünecektir.

Çoğunlukla gerçek aşıklar MEVLA’ya giden yolda LEYLA ile büyük bir imtihana tabi tutulurlar.YANİ MEVLAYA GİDEN YOLDA LEYLA BİR İMTİHANDIR.
"TÜM AŞKLARIN KUDSİLEŞMESİ DİLEĞİYLE..."

ELİF PEKEDİS
İSTANBUL/2008