Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Davidoff
Davidoff

Ölüm Borcu

Yorum

Ölüm Borcu

6

Yorum

2

Beğeni

0,0

Puan

1079

Okunma

Ölüm Borcu

Ölüm Borcu





Ölüm Borcu




-kaç para bunlar?
-al götür, tezgâhı kapatıyordum zaten. Önemli değil.
-olmaz. Değeri neyse söyleyin, yoksa almam.
-alma o zaman.

Satıcı yaşlı kadın, çatık kaşlarını daha da çatıp arkasını dönüp tezgâhını toplamaya devam etti.
Genç kız da tezgâhtan uzaklaşmaya karar vermek üzereydi.

-teyze, neden bunları bana bedava vermek istediniz?
-çünkü seni benim gençliğime benzettim.

Kız, bir an afalladı. Ne yapacağını ve kadına ne söyleyeceğini bilemedi. O da arkasını dönmek üzereydi ki, gözgöze geldiler. İkisisinin de gözleri buğulanmıştı.

-peki alıyorum. Teşekkür ederim.
-güle güle kullan.
-sağol.

Tam tezgâhtan uzaklaşmak üzereydi ki, dönüp geriye bakmak geldi içinden. Kadın da ona bakıyordu.
Geldiği otele geri döndü. Bütün gece yaşlı kadından aldığı boncuklu bileziğe bakıp durdu. Bir türlü gözüne uyku girmedi.

Ertesi gün, güneşin ilk ışıkları ile onun da ilk işi kadını aramak oldu. Üstüne giydiği kalın kıyafetleriyle sabah erkenden çeşme kenarında kurulan turist pazarına gitti. Hastadır dediler, gelmedi. Peki ya evi neredeydi.

Şu dağın en tepesinde bir yerlerdeydi . Üşenmedi, gençliğin nefesiyle. Gitmeliyim.

Duman tütüyordu bacasında karlı dağın en başında. Yokuşlar bulutlara değer mi düşünürken, bir koşuda çıkıverdi.
Zile uzandı ama kapıda zil yoktu. Yerinde üç beş kırık dökük vida yeri kalmıştı. Tık tık ediverdi elleri o telaşla kendisine bile sormadan. Ya şimdi yaşlı kadın onu görünce neden geldin derse, ne cevap verecekti?
Hemen dün onun kendisine verdiği bileziği cebinden çıkardı. Arkalardan iki boncuğunu yine telaşla ayaklarının altına alıp ezip kırdı. Oldu işte.

"Boncuklar kırık, bana şu boncukların sağlamını yapabilir misiniz?" Diyebilirdi.

...Kapı açıldı...
Aynı kadın, aynı gözler.
Sanki kendisini bekler gibiydi ve hatta aynaya bakan bir çift bakışın konuştuğunu hissetti...

-tarhana sever misin?
-hemde çok, siz mi yaptınız?
-evet. Sobayı da yaktım, içeri gel.



-bileziği takmamışsın
-anneme aldım, sizin çocuğunuz yok mu?
-vardı. İki tane, bir erkek bir kız.
-neredeler?
-uzakta. Biri senin sağ gözünde, diğeri sol. Bedenim de sende. Hadi çorbanı iç.

-anlamadım ama, çorba çok güzel olmuş.
-anlamak için ben olman gerek.






öyküsatıcısı2013Davidoff







Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ölüm borcu Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ölüm borcu yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ölüm Borcu yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
9.4.2013 20:47:54
10 puan verdi
Biliyor musun ben de boncuklu bir bileklik aldım, keşke yaşlı bir teyze olsaymış tezgah başında, böylesine konuşmalarımız olsaydı.

Hüzünlü...
(( Seçil Nimet ))
(( Seçil Nimet )), @--secilnimet--
9.4.2013 15:09:59




Canım şu öykülerini bana anlatsana bir gün...
Nerelerden girmişsin ya-Rabbi konuya...

Maşaallah tükenmez öykücü gibisin...

Esel Arslan
Esel Arslan, @esel-arslan
9.4.2013 14:50:38
10 puan verdi
Ağlamayacağım işte David Off..
Saynur Baysal Öztürk
Saynur Baysal Öztürk, @saynur-baysal-ozturk
9.4.2013 13:25:36
Çok güzel, çok... Kelâmınıza sağlık.

Selâm ile.
erolabi
erolabi, @erolabi
9.4.2013 13:08:56
Bazen futbol topunun peşinden ter su içerisinde koşuşturan saçları dik,yüzü kıpkırmızı çocuk gördüğümde "ben de böyleydim işte..." der seyrederim..
Sigara bitene kadar ,bitince hayallerden çıkar naylon kokulu dünyaya geri dönerim.
Çok hayal ederdim...mesela yüz yıl sonra kendi köyüme,mahalleme , ülkeme döndürülseydim.
Ya da bu halimle geriye ,çocukluğuma gidebilseydim.Orada kendi çocukluğumla karşılaşsaydım.
Ona tüyolar verseydim hayatla,arkadaşlarla,akrabalarla,hainlerle,puştlarla alakalı.
Sonra "ne tadı kaçardı yaşamın" diyorum.
Gözlerde taşınan mana ,söylenen söz,bakışlara yapışan ihanet ve sadakat ele veriri insanı.
Bir zamanlar bir arkadaşım vardı,bana bir şey söylediği zaman dudağının kenarına ve kaşına bakardım. Benim muhbirlerimdi oralar.
Selam ve saygı ile...
Etkili Yorum
Hasan Özaydın
Hasan Özaydın, @hasanozayd305n
9.4.2013 12:50:59
BİLSENİZ

Bilseniz,
Bilseniz sizde çocuklar
Gerceği,
Gerceğin bu kadar güzelliğini.

Erikler çicek açarken
Dişlerinizde ki o ekşiyi
Derte düşmeden önce
Sıhatınızı çocuklar.

Şafaklar geç atar,
Beklerken sabahı
Sorumsuzca yapılan işin
Ardından geleceğini

Bilirsiniz sizde
Ateşin yaktığını,suyun boğdugunu
Güneşin parça parça
İçimize aktığını

Bir derde düşmeye gör
Terk eder sevdikleriniz
Ah bir bilseniz çocuklar
Sizleri ne kadar çok sevdiğimi.

Tebrik ederim saygılarımla.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL