Allahın razı olmadığı, Rasûlünün de sevmediği
hal ve davranışlardan kurtulmadan başarı ve
gelişme olamaz. Nefis ve şeytan, insanı ölüm
korkusuyla, açlıkla korkutur. Bu korkular
günümüz insanının elini kolunu bağlamıştır.Mü’minler
nefsin ve şeytanın ve düşmanın tuzağına düşmekten
kendilerini korumalı. Fak-rü zaruret korkusunu bir tarafa
atabilmelidirler.
Aksi halde önemsemediğimiz en küçük bir hata,
Allahın rahmet ve bereketinden mahrum bırakır bizleri.

Bir gün Peygamber efendimiz s.a.v. ashabıyla birlikte
Sofrada yemek yiyorlarmış. Yemek herkese rahatlıkla
Yetebilecek kadar çokmuş. Bir bedevi Arap gelmiş,
Sofraya iştirakla o da yemeğe koyulmuş.
Yemek kısa bir sürede bitmiş, ancak herkes aç kalmış.

Allahın Rasûlü şöyle buyrmuş:
‘’Bedevi de bizim gibi ‘Bismillah’ çekseydi yemek
Hepimize yeterdi’’.

Bu olayda önemsiz gibi görünen, Cenabı Hâkkın razı
olmadığı davranışlar, Allahın rahmetini ve bereketini
gideriyor. O’nun rızası dışında ki davranışlardan
sakınmadan, O’nun yardımı ve rahmeti olmadan
nereye vara biliriz?
Allah güzel iş yapanların mükafatını zayi etmez.

Kaynaklar....................................
Mutemet Hadis Kaynakları, B. Dergisi.

istanbul/ Üsküdar 2002


Ali Kılıç Kakiz