5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2704
Okunma
Gözümüzle neye bakıyoruz?
Nereye bakıyoruz? Nasıl bakıyoruz?
Gönlümüzü eylemekten fırsat bulup ne kadar gönül verebiliyoruz?
Bir şeylere, bir yerlere gönüllü olabiliyormuyuz?
Tabiki gönül vermeden gönüllü olunmaz, bunu biliyormuyuz?
Etrafımızı bakan gözlerle değil, gören gözlerle seyretmenin vakti gelmedi mi ?
Bu soruyu kendimize soruyormuyuz?
Yoksa etrafa boş boş bakıp duruyormuyuz?
Ömrümüzün kıymetini biliyormuyuz?
Nerelerde heder ediyoruz yada ömrümüzde hangi faydalı işleri yapıyoruz?
Biliyormuyuz?
Yoksa ölmemek umuduyla dolu dizgin sona doğru gidiyormuyuz?
Ömrümüz ve gönlümüz aynı noktada buluşabiliyormu?
Buluşsada aynı hal üzerine uyuşabiliyormu?
GÖNÜL
İnsanın gözünün değdiği her yerde mutlaka varlıktan yokluğa açılan bir kapı vardır.
Görebilene.
İsteyen istediği yerden o kapıyı aralar,yeterki gönül versin.Kapı açılır.
Gönül Verebilene
ÖMÜR
Ömür,dağlar ve çatlamış çorak topraklar arasında sıkışıp kalmış susuz bir derede ilerlemeye çalışan küçücük bir kayıktır.
Önemli olan o kayığı suda değil karada yürütmektir.
Ki; hayatın anlamı anlaşılsın.
Muhammed Mehmet GÜL