Melek’ e aracı olarak işe sokmak gerçekten de benim için çok zordu..Melek’ e güvenmiyordum ve beni utandıracak davranışlar yapacağını da biliyordum..Aklımdan iş verecek ya da verebilecek olan bütün tanıdıklarımı düşündüm…bir tanesi aklıma düştüğümde evrakaaaaaa diye bağırdım…Ayten,benim oğluma bakmıştı..evin insanı gibiydi,sık sık bize gelirdi ve şu anda bir markette müdürdü ve eleman alımlarında da söz sahibi idi….Hemen Ayten ‘ i aradım..”Ayten,ben seni çok özledim.hadi bize gel.. yaz kızartması yaptım..sen de gelirken taze ekmek al…çayda demleriz..ha..ne dersin..” “Abla,kızartma deme bana dayanamam biliyorsun kızartmaya..tamam bir saat sonra işim bitiyor size gelirim…”Aslında kızartma yoktu evde , Ayten ‘ i en acelesinden eve getirmenin yolu kızartmaydı Ayten kızartmaya asla dayanamazdı ; kokusunu duysa bile gelirdi..Ben hemen mutfağa gidip kızartma yaptım..

Yemeğimizi yerken”Ayten, sen şu melek’ i markete kasiyer olarak alsana..” “Abla,eminim dalga geçiyorsun,ben melek ‘i tanıyorum,başıma dert lazım değil benim..kusura bakma Meleği işe alamam..”Ayten ‘in bu cevabı vereceğini biliyordum,hiç şaşırmadım;ama ben kararlıydım Melek o markette işe başlayacaktı.Ayten ‘e ne kadar ısrar ettiysem; nuh ,dedi peygamber demedi. Ayten evine gitti.Ben düşünmeye başladım mutlaka Ayten ‘ in zayıf noktası vardır..sonunda buldum…Ayten Ertesi gün yine bize gelecekti …Ben sevinçle beklemeye başladım..ve kesin melek bu gün işe başlayacaktı…Ayten geldiğinde en kralından Türk kahvesi yaptım..Başladım konuşmaya”Ayten,bizim Melek var ya.!.” “Abla Melek deme bana,almayacağım Melek ‘ i işe…” “Ya ! dur ..ben işe al demeyecektim,almayacağını dün üstüne basa basa söyledin ..ben de anladım,almazsan alma.. ben melek çok güzel fal bakar diyecektim..” Ayten ‘ in gözleri fal taşı gibi açıldı. “Abla doğru mu söylüyorsun ? “ “Evet doğru söylüyorum..o herkese bakmaz,sen de ondan bilmiyorsun zannederim fal baktığını..” “Abla! ne olur çağır, melek gelsin bana fal baksın..” “melek’ i telefonla aradım hemen geldi..bir fal bakmaya başladı Ayten ‘ in gelmişini,geçmişini,geleceğini en az yarım saat anlattı.Bilmiyor aslında fal bakmayı, ağzı çok laf yapıyor atıyor; arada tutanlar oluyor..işte o kadar…” Ayten fal biter bitmez Melek ‘ e “Hadi !senin,markete baş vurmak için cv ni dolduralım..”bana dönerek “Abla ! kalk bilgisayarın başından,öğleden sonra eleman alımı var Melek ‘in cv sini dolduracağız…” o kadar çok sevindim ki ..oturma odasına gidip,sevinçten iki göbek atıp,üç kalça kıvırdım.. birisi o sırada beni görse deli derdi bana…Melek öğleden sonra markette işe başladı…


Başladı; ama hiç uslu durmadı ki…Marketler zincirinin bütün erkek elamanları Melek ‘ i çok kısa sürede tanıdı,kimisini kendisine aşık etti,kimisi ile dalda geçti,bazı elamanlar da onunla dalga geçti..halkla ilişkileri mükemmeldi..marketin cirosu artmıştı.. hiç akıllarında bile olmayan ürünleri müşterilerine bir şekilde satıyordu…Neyse ki Ayten sürekli ona sahip çıkıyordu ve Melek ona sürekli fal bakıyordu… Melek, yedi,yirmi dört mesai yapıyordu..
Karşıyakalı Volkanı da unutmuştu,depresyon da kalmamıştı…

Melek bir gün bize geldi bana “Yenge, ben evlenmeye karar verdim..Haluk var ya bizim marketteki,bana deliler gibi aşık, bende ona aşık oldum..Bütün bir kış ,her gece pencereme bir gül ve bir çikolata getirdi..beni çok seviyor. Annemle, babamın da haberi var ,bu cumartesi beni istemeye gelecekler..sizi de bekliyoruz…” Melek bir yıl içinde Haluk ‘ la evlendi..

Devam edecek...