1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1059
Okunma
Aşk insanı nasıl da güzelleştirir. Yüzünüzde anlam veremediğiniz bir gülümsemeyle, gözlerinizin parıltısıyla insanları nasıl da etkilersiniz. Tüm umutsuzlukların üstüne saçılan bir ışık var olur sizde. Ve sizde tüm insanları bir başka görürsünüz. Gerçekten hüzünleri yok edebilir mi aşk? Yoksa hüznün ta kendisi midir bu üç harf?
Aşk öyle bir şeydir ki hem hüznü boğabilir içinizde, hem içinde hüzünlerle sizi de boğabilir. Var olurken aşk tüm mutluluk tohumlarını eker kalbinize. Tek bir bakış, bir gülüş veya tek bir söz bile sizi gülümsetmeye yetebilir. Heyecanla başlarsınız her yeni doğan güne. İçinizde ki kıpırtılar aşkın varlığını bir dakika bile unutturmaz size. Aptal bir gülücükle dolanırsınız. Yanınızda olmasa bile aşkınız, varlığı bir ömür yetecekmiş gibi gelir size. Peki durumlar tersine döndüğünde ne olur? Neden varlığı yetemez sevilen kişinin de gidişlerin ardından küfürler edilir hemen. Gerçekten sevmiş misinizdir yoksa kendinizi mi kandırmışsınızdır? Bu soruya benim cevap vermem gerekirse; Aşk hiç gitmez sizden.! Aşk ekmek gibi su gibi hayatınıza dahil olduysa eğer küfredemezsiniz gidenin ardından. Sular kesildi diye su içmekten vazgeçtiniz mi hiç? Elbet geleceğini bilirsiniz. Ve işte aşk hayatınıza dahil olduysa eğer; sizde o da kerem ve aslı gibi sevebildiyseniz aşk hiçbir zaman gitmez sizden.! Sevilen kişi gitse de varlığı önemini korur. Varlığı hep yeterli olur. Ama içinizde ki sevinç kıpırtıları hasrete boğulur ve sancılarınız başlar. Onun için dualar edersiniz, dönmese bile mutlu olsun istersiniz. İşte böyledir aşk. Gerçekten birine aşıksanız eğer hayatınızın tek gerçeği o olur. Başka kimseleri görmez gözünüz; kendinizi bile unutursunuz bir süre sonra. Damarlarınızda akan kan değildir artık. Tüm hücrelerinizle beraber siz artık ’o’ olmuşsunuzdur.
Hayatınıza dahil ederken Aşkı; bilmelisiniz her gelinen yol aslında gidiş için hazırlanmıştır.. Ve aşk gelirken bize sarhoşlukla beraber getirir gidişleri de peşinde. Ve bazen varamadan yitirirsiniz sevdanızı size sunduğu kanlı yokuşların çaresizliğinde.. Aşk gelirken yitirir yetisini giderken de sancılı gecelere gebe bırakır hiçliğimizi. Sonrasında hüzün doğurtur acılar içinde. Aşka bulandıysa ruhunuz ateşe çırılçıplak soyunmuşsunuzdur. Önce ısınır, arkasından titrer sonra yanar kavrulursunuz.
Yani demem o ki; hüzünleri de yok edebilir aşk, hüznün ta kendisi de olabilir.!