11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2740
Okunma

SENİ BEKLEDİM GÜNLERCE
Sadece bekledim… İçimde ip yumağı gibi katlanan özleminle…
Camın kenarına oturdum… Gündüzü gece geceyi gündüze iple çekerek, seher vakti gelmesini bekledim... Çünkü bir günü daha bitirmiş senin gelmeye yaklaşma zamanı, o mutluğu tatmak için… Fakat ne günler getirdi seni bana ne geceler…
Bir yandan akan gözyaşlarım yanaklarımı ıslatırken kızaran burnum senin gelmediğine isyanda… Gece kuşlarına anlattım seni ne kadar sevdiğimi özlediğimi. Sabahlara kadar dertleştik. Hakkında sohbetler ettik.
Kanadı kırık bir kuş geldi yanımıza haber getirmişti senden. Unutmuşsun sevgimizi. O mutlu günlerimizi hatırlamaz olmuşsun. Kıyım sız anlatmışsın Aşkımızı…
Oysa ben zincire vurmuşken sevgimizi, sonsuza kadar gelmeni beklemek ti hedefim… Tüm giriş kapılarım kapalı, Adına şiirler yazıp şarkılar bestelerken, benim biricik sevdam başka mekânlara çadır kurmuş. Kendine yeni bir dünya yaratmış, bu haberi duyunca öfkeden deliye döndüm sinirden elime ne geçmişse sağa sola fırlatmaya başladım. Elbette yersizdi bunlar. Aslına bakılırsa giden gitmiştir, geriye bakmamak gerekir. Fakat içgüdüleri insanın istem dışı öfke ve bazı durumlar yapmaya yöneltiyor. Aşk’ımız çok derin kolay unutulamazdı.
Bana bir jest yapar döner misin? Duydukların yalan dermişin?
Beraber ellerimizle yaptığımız evimize tekrar gelir misin?
Sen yokken evimize sessizlik hâkimiyet kurdu. GÜNEŞ dahi ısıtmaz oldu Odamızı… Hani şöminenin önünde dizime koymuştun ya başını, parmaklarımla saatlerce taramıştım siyah saçını… Sende fırsat buldukça gözlerime sıcak bakışlar atıyordun. Güzel sohbetle birlikte saatlerin nasıl ilerlediğinin farkına bile varamamışken, şimdi ben yalnız o şöminenin önünde, sensiz oturuyor ne dakikalar geçiyor nede saatler doluyor. Sen sıcağıma karışmış bir beden olmuşsun benimle.
Biliyorum sende beni unutamadığını gözlerini kapattığında benimle olduğunu.
Rüyalarını benimle süslediğini, içki kadehlerinde hep bana baktığını ve kendini o yüzden kaybettiğini. Bir kez gitmiş oldun, gurur meselesi yaptın. Geri dönmeyeceğini kendine… Sevgide gurur olmaz canımın içi, aşkta gurur olmaz sevdiceğim. Bir öfke uğruna çarptığın kapıyı güler yüzünle yumuşakça geri açabilirsin. Canım. Kurduğun düzenin geçici olduğunu sende farkındasın. Bizim ayrılalı kaç gecelerimiz ayrı geçti hiç hesapladın mı? Elele dolaştığımız ıssız sokakları düşün Be gülüm. Hiç hatıralarımız aklına gelmiyor mu?
Sahilde dolaşırken avazın çıktığınca seni seviyorum diye bağırmaların hala kulaklarımda çınlıyor. Ben gözlerine bakarak seni çok seviyorum demek istiyorum bitanem… Aşkın akışına kapılıp gidebileceği yere kadar gitmek istiyorum. Yarim. Hiç gelemeyeceğini düşünme ihtimali bile bir idam mahkûmuna döndürüyor beni. Çaresizlik girdabında boğuyorum kendimi…
Yanımda olmaman neyi değiştir ki güneşte benden uzakta AYDA
Ama hiç bir sabahım güneşsiz hiç bir gecem aysız geçmiyor, tıpkı yüreğim senden geçmediği gibi bitanem… Ölüm seni sevmekse ölümü tercih ederim.
Bu günümde yarınımda senin le var… Seninle doğacak seninle batacak güneşim. Yüreğimde adın yazıları silinmez umutlarım tükenmedikçe. Dilimde sayıkladıkça seni, al gelincikler yükseliyor yüzümün boz dağlarında.
Ayrılık rüzgârı estikçe yanar dağ yeniden alevleniyor içimde. Kara bulutlar almaya çalışırken yerini, Pembe bulutlar savaşıyor dudaklarımda. Haykırıyorum vuslatın baharına seni seviyorum seni seviyorum bir tanem. Sana hasret dağlarından karçiçekleri topladım. Kokumu sıktım yüreğimi koydum üzerine senin gelmeni bekliyorum bütün umutlarımı yitirmeden canımın içi.
GÜLŞEN Sarıoğlu 17.11.2012