Kapitalizm çıkarları uğruna tüm insanlığın bilincini hiç umursamadan şekillendirir. Tek bir amaç vardır daha fazla ürün, daha fazla meta satabilmek. Bunun neticesinde Pazar olarak gördüğü esas alanları tüketime hazırlamak gayesi ile attığı bütün adımlara sindirerek servis eder. Kapitalizmin bu aymazlığı bize yakın olan ve bizlerinde içersin de yer aldığı Ortadoğu bölgesinde ve keza yoksul kesimin yoğunlukta yaşadığı Afrika kıtasında yaratılan psikoloji allım gücünü kolaylaştırırken balık hafızalı dünüyle yarını arsında bağlantı kuramı yan, şükreden kaderci bir halk popülasyonu yaratmıştır. Kadının bedeninin en fazla yasaklandığı bölge Ortadoğu ve Afrika kıtasıdır. Bu kıtalarda kadının vücudu yasaklanarak kadın vücudu ve cinsellik üzerinden meta satımı gerçekleştirilir. Reklamlarla kadın vücudunun üzerinden yaratılan satım politikaları kadının nasıl bir obje olarak görüldüğünün en güzel örneğidir. Bacak arasına sıkışmış olan bilincin yaşam hakkı olmayacağı emperyalistler cebesinden çok öncelerden bilinmekteydi. Bacak arasından sıyrılmak erkeğin ve kadının özgürlüğünü getirecektir. Tabi bu özgürlük esas özgürlük değildir. Kadının kendini ifade etmesidir. Erkeğin fetişiz e olmuş duygularının beşireleşmesidir. İnsanın varlık nedeni olan cinsellik emperyalistlerin çıkarları uğruna lanetlenmiştir. Ve Iraklı erkek dolaşan her kadının götüne bakmaktan kendisi alıkoyamıyorken. Bir başkasının bakması halinde, sapkınlık demekten çekinmemiştir. Keza eteğinin kısa olduğunu söyleyen ve kendisini tahrik ettiğini söyleyen belediye işçisi. Bir gün önce karısıyla çırılçıplak girdiği fantezileri unutmuştur. Kız kardeşinin çırıl çıplak yanında soyunmasını umursamıyan erkek kardeş dışarda eteği kısa olan kıza bakmamak için yoğun bir çaba sarfeder. Bizim gibi ülkeler ve Ortadoğu gibi kıtalarda insanın kendisini tanıyım kuklalıktan ve geçebilmesi belki de bir reform bir restorasyon süreci gerektirir. Belki de ezilenlerin biz kukla değiliz dediği ve uzun adımlarla yürüdüğü bir devrim gereklidir. Yorum sizin |