Hayatın ona hazırladığı sürpriz oğluydu,oğlunun tercihi de kendisi gibi olmuştu,giderek feminen tavırlar takınmaya başlamıştı,çoğu zaman derse gitmeyip evde ayna karşısında süslenmekle bacaklarınıdakitüyleri almakla vakit geçirmekteydi,bilgisayar nbaşında dakikalar geçirdikten sonra tanıştığı"aktif"arkadaşlarla buluşarak evinde birlikte olmaya başlamıştı,Murat’ın hayatında en cok korkutgug olay basına geldı,oğluunun da kendis gib olmasından korkmuştu.Doğanın kanuna karşı gelecek hali yoktu,aynı hisleri yaşamıştı o da ,kimi zaman bir arabanın arka koltuğunda,kimi zaman bir bekar evinde birliket oldugu ibrçok hemcinsi ile tanışmış,sonunda evliliğini bitirmişti.Tüm yaşamı boyunca kendisine gercekten destek olan tek kişiyi Sinemi kaybetmişti.Sinem ile Necmiyenin birlikte yaşaması onu daha çok üzmeye başlamıştı,üSinemi Necmiye ile tanıştıran kendisiydi,sorunların kendisini boğduğunu hissetti,böyle durumlarda yıllardır yaptığı şeyi yaptı Murat:kızının mezarını ziyarete gitmeye karar verdi.
Mezarlık girişindeki tümseğe aldırmadan hızla girdi ckapıdan,arabanın yere sürttüğünü hissetti,ilk köşeden sola dönüp yaklaşık yüz metre ilerledi,tinerciler mesken tuttuğu için araba ile girip mezar başında biraz anıları tazeleyip gitmekti amacı,rabadan çıkıp mezar başında oturmaya bşladı,kavurucu güneşin altında kuruyan dallara bastıkça çıkan sesleri dinledi ve uzaktan kesintisiz gelen ağustos böceğinin sesini birden irkildi:
"Sulayalım mı abi?"
"Anlamadım "dedi Murat
"Mezarı diyorum sulayayım mı ?
"Ha ,evet,mezarı mı ..ee . tabi sula sula tabi .."dedi aniden arkasında biten lise çağında bir gençti bu,birden gençler çoğalmaya başladı etrafında,ve hepsine tiner parası verdi Murat,ama arabanın modelinden maddi durumunun yüksek olduğunu anlayan gençler daha çok istmeye başladı,
"Sizin gib delikanlıların burda dilenmesi uygun mu ?"dedi Murat,esmer tenli kısa küt sçlı olan biri elindeki çakıyla oynarken mırıldanmaya başladı,birden gençlerin hepsi Murat’ın üzerine çullandı ,belki niyetleri sadece korkutmak ve parasının tamamını almaktı,ancak ufak sıyrıklarla bırakmayı düşündükleri bu adamın para yerine nasihat vermesi gururlarına dokunmuştu,sonuçta tinerci olmayı özgür iradeleri ile seçmemişti herbiri,bıçak darbeleri sıklaştı,gençlerin kiminin elinde kırık cam şişesi vardı,kısa bir sürede Murat’ın markalı beyaz gömleği kırmızıya dönmüştü,,gençler hızla uzaklaşırken,Murat kızını gördü birden,yine eskisi gibi bebekti ölen kızı,yine havaya atıp tutmaktı onu,iri siyah gözlerinin içi gülüyordu kızının,onu kokladı,kokladı,yıllardır hasret kaldığı kokuyu içine çekti,sabah uyanıp yayla evinde balkona çıktığı zamanlarda içine çekerdi temiz havayı,kızı hiç büyümemişti,elinde yine aynı yazı vardı,hayatta geçirdiği son gün avucuna yazmıştı,adını soyadını sınıfını yıllar sonra silinmeyen yazıyı okudu Murat,
"Hadi baba dedi,hadi gel benimle"
Murat hasretle sarıldığı kızının elinden tuttu,uzakta kesintili bir ışık vardı ancak yaklaştıkça ışık şiddetini arttırmıştı,yeni bir hayat onu bekliyordu.