Okuduğunuz
yazı
5.9.2012 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
...
...
Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sevgili Dost. Önceliğle yazını okumakta geciktiğim için özrümün kabülünü rica edeceğim. Niçin geciktiğimi ise özsel bire yazı olarak anlatacağım inşallah.
Her satırını yüzümdeki tebessüm daha da yayılmış bir vaziyette okudum. Yenge ile aranızdaki muhabbet nefisti. Yanlış anlamalara sebebiyet vermemek adına facebook arkadaşlıkları konusuna girmeyeceğim ama o kısma da bayıldım. Ama senin denizdeki halini cidden merak ediyorum. Çünkü sanırım benden çok farklı değilsin denizde...Ben sırtım denize, yüzüm kyıya dönük arka arka yürürüm suda...Su gırtlağımın altına gelince bu sefer kıyıya doğru kulaç atarım güya..Dalgalar beni kyıya vurduğunda da '' Afferin bana be ne güzel yüzüyorum ::Mark Spitz halt etmiş yanımda '' diye hava atarım kendimce.
Bu arada: Nurten Yengenin face book arkadaşlarından biri de benim ve motele günlük 100 kaat vermektense size misafir olmak fikri çok hoşuma gitti..Buna resmen '' Eşeğin aklına karpuz kabuğu getirme '' denir bizim lisanımızda.
Ben başlayınca hiç senin yazını kesermiyim tamamını okumadan.
İkincisini de okudum ama yorumumu Naz arık'ın yazdığı yorumla birleştirdim. ( İnci )..Sanırım dikkatten kaçmış. Ona da bir bak..Çünkü eminim bana vereceğin bazı cevapların olacak.
Bu arada unuttum..Kırmızı kurdela da çok yakışmış hani....Nazar değmesin.
tek hikayeyi ikiye bölüp yayınlamıştım. ikiyi de okursanız hikayeyi tamamlamış olursunuz... facebooktaki gençlerle bir şakalaşma olarak yazıldı... kızdırayım diye yazmıştım ama hepsi sağol beni de kattığın için diyerek mutlu olunca amacıma ulaşamadım....saygılar
Ah be üstad inanın çok zamandır bu kadar samimi,içten okumağa devam ettikçe hiç bitmesin istediğim ilk yazı oldu.
3 Eylülden sonra bol bol güneşlenin o güzelim Sarmısaklı'nın tadını çıkarın.Kayda değer ironisi içindeydi.İç işleri bakanını da kutluyorum.Yüreğinize bin sağlık.
Esprili anlatımınız sıkılmadan okunmasını sağlıyor, tebrikler güne gelen serinize. Merak etmeyin daha da uzun yazsanız sıkılmadan okuruz, çok güzel anlatım, devamını bekliyoruz, saygı ve selamlar.
:) Gülümseyerek okudum ve aslında her satırın arasında duran o şikayet eden adamın yerine içinden gülümseyen adamı gördüm..İnce bir sitemin zarifliği ile...
Çok keyifli ve eğlenceliydi yazdığınız öykü, önce allah size hayırlı uzun en önemlisi sağlıklı ömür versin, ve eşiniz hanımefendide sizin gibi kafa dengi anlaşılan ki öykünüze renk katmış, devamını bekliyor olacağız selam ve saygıyla...
eşim öyledir gerçekten de efendim... devamı şu an yayında... ayrıca eşimle ilgili duygularımı dile getirdiğim şiirimi de okuyup tenkit yazarsanız minnettar olurum...SAYGILAR
Hala sarımsak var mı oralarda Sarımsak...yok ya konu bu değildi...Ha hocam keşke yüzme bilsem de bende denize girsem...(Biz yayla çocuğuyuk bilmezik yüzme müzme..Boğuluruk neyin...)Ha bu arada Hocam harika yazıyorsun,sanki olayı yaşamış gibi oluyorum...Facebooktan arkadaş mı olsak ne? Fazla mı oldum? Biliyorum bayyy:)))) Ha bu arada ... Selamlar
Sarımsaklı adını bir tv kanalında reklâmıyla sık sık duyuyorum, güzel bir yerde yaşıyorsunuz. Kim gezmek istemezki. Bir kez davet edilenler, eşiniz nezaketen dese de gelirler. Şakayla karışık yazdığınızı biliyorum.. yoksa bu yazıyı okurlarsa çok zor durumda kalacaksınız :))
Aynı kanalı izlediğimiz için mutlu oldum... Maalesef ondan başlka bir kanal daha kalmadı doğruları cesaretle açıklayabilen... Öyküdeki kahramanlar facebooktan manevi kızlarım, Halil Sezai'nin ve tabii ki benim hayranlarımız.:) onlara takılmadan edemem pek, alışıklar... SELAMLAR, SAYGILAR
Pes be Hocam, İnsan kendi ile ,bu kadar barışık ve bu kadar ,dünya ile dalga geçer, olabilir mi? Çok zevk alarak okudum Sarımsaklıyı. Ben de iCunda Ada Kampinğ'deydim motorla, Bilsem bir gelir ,sizi görürdüm. Göbeği merak ettim de. Saygılarımla.
SAYGIDEĞER KOMUTANIM, göbeğ istanbulda, adresi vereyim de git gör, AL, GETİR BURAYA, HEM MİSAFİRİM OL, HEM ÖĞRET BİNMEYİ...:))... başlığın sorumlusu sensin, son yazın ilhamı... bu güzel yoruma teşekkürler, saygılar...
ya ya siz bütün kadınları ben mi zannettiniz kocasını öpmesi için kadınları çağıran herkes benim kadar fedakar değil kocam mutlu olsun bir yanaktan öpülsün diye çaba sarfetmiyor. Ah ah Recep kıymeti bilmiyor hala daha dırdır. Benimde Erdek te evim var kiraya verdim. Erdek'in içinde orada yazları kalmak istemiyorum eğer boş olsa yazlık yapsam gelenden tatilim zehir olur ama şimdi babamın evine gidiyorum. Gelmek isteyenlere ben zaten babamın evine misafir gidiyorum birde misafir götüremem ve onlarda pansiyona veriyor pansiyona gelmek isterseniz buyrun diyorum ve kurtuluyorum. Yarın ki yazınızdan sonra Nurten hanım ayağınıza kelepçe takıp ev hapsi vermez inşallah saygılar
Benim hanımım da, bakma böyle yazdığıma, güven duyar bana... Davetsiz misafirlerimiz, Allah noksanlıklarını göstermesin, her zaman başımızın üzerinde yeri olan insanlardır. Onlarla biraz şakalaşayım dedim...:) öykü o nedenle yazıldı...selam ve saygılar
gülümseyerek okudum amcacım ama o 5 yıl muhabbetine kızdım bak daha dur bakalım ne 5 yıllar geçer inşallah.ee bide önümüzdeki yaz ailecek oraya tatile gelmeyi planlıyoruz..:)) ben orayı çok sevdimde hala anlatıyorum denizini sizleri
Kemal Bey, eşinizin ismi neydi hemen ekleyeceğim eşinizi. Bedava tatile ihtiyacım var bu yıl :))) Gülümsettiniz beni. Harika bir paylaşımdı. Sarımsaklı' ya çok geldik biz eskiden. Sevdiğimiz yerlerdendir. Nasipse emeklilikte o tarafa yerleşmeyi düşünüyoruz nasipse. Ben maliyeciyim. Maliye kampına çok gelmiştik. Teşekkürler. Saygılarımla efendim.
Eşim çok değişik bir insandır, yaz sezonu boyunca evimizde onun misafirlerini ağırlarız hep... benim misafirler için boş yatak olmaz... onlar da Kemal bizi istemiyor, diye dedikodu yaparlar; oysa gerçekleri bilseler... benim ev de sizin bitişiğinizdeki içişleri kampıyla karşılıklı, Billurcu otelin hemen yanı. Bekleriz... SAYGILAR
Alışmıştım artık Sami abimden sonra bir kapı arıyordum,yazını okuyunca ampüller yandı yaşasın görmediğim bir yer daha hem yabancı mı Kemnur abim dedim.Sevil ile ablası gelince suratım asıldı.Yazının alt bölümlerini okuyunca (Başkaları gelmez inşallah deyince) kapının iyice kapandığını anladım.Zaten bende gelmeyecektim havalar soğudu rüzgarda balıkta çıkmaz..
şimdi burada zargana zamanı... ne yazık ki, oltaları alıp gidemiyorum artık su kenarına... kurtlar da iyice büyüdü... sizin gibi bir dost olsa da gitsek... saygılar
yok anı değil, tamamen kurgu... yaz sezonu bitmedi daha, okullar açılmadı henüz... facebooktan damarlarına basmak istediğim genç dostlarım var, birazcık onlarla şakalaşma diyebiliriz...saygılar
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.