Hatasız İnsan Şeytanlaşır

"Hatasız kul olmaz, hatamla sev beni
Dermansız dert olmaz, dermana sal beni
Kaybettim kendimi, ne olur bul beni
Yoruldum halim yok, sen gel de al beni." Orhan Gencebay

İnsanın en yüksek boyutundan (Cennet) en alt boyutuna (Toprak) atılmasının sebebi. Kendi alt boyutlarının farkına varmasıdır. Böylece alt boyutlardaki (Toprak, bitki, hayvan, enerji, hatta ruh) yansımalarını bizzat kendisi şahit olacak ve kendi aslına doğru kabiliyeti ölçüsünde "Miraç" yapacak!

İnsanın kendini tanıması, bilmesi her boyutta olmalı ki üst boyutta kibire, alt boyutta da yeise kapılmasın!

Şeytan kendi varlığının alt boyutlarından habersiz olduğundan kibire kapıldı ve alt boyutlara düştü. Bu nedenle alt boyutlardaki görüntüsü insana hoş gelmiyor. İnsanın kendi alt boyutlarının farkına varması da hata yaparak (Buğday ya da elma yemek, bilgi almak) başladı!

Hata olmadan alt boyutun farkındalığı da olmuyor. Alt boyutun farkındalığı ise insanı geliştiriyor. Alt boyutta kalmamak şartıyla. Bu da "Miraç" ile önlenmiş. Her insan ya da varlık alt boyutundan üst boyutuna "Miraç" yapmak ile tekamül eder, gelişebilir.
Bu nedenle insanları kusursuz olmaya zorlayan öğretiler ve dinler insanın gelişimine engel oluyor. Hata derken insanlar sınırsız bir şekilde birbirlerinin hak ve hukukuna saldırsın anlaşılmamalı. Bireysel hatalar insanı geliştiren. Yoksa etrafa saldıırı zaten ideolojik ve dinsel birliğin yansımasıdır!

"Ben Manifestosu" yazımda bahsettiğim gibi insan "Ben" olmadan bütün ile birleşemez. Benliğini bütünleştirmesi onun farkındalığıyla mümkün!

Son tahlilde insan hatasız olduğunu sandığı noktada şeytanlaşır; kendini tanıyamaz ve aşağılara düşer. Bu nedenle insanların kendi iç aleminde hata yapması doğaldır ve başkalarına zarar olmayan her hatasında insan özgür olmalıdır. İnsanların hata yapmasını engellemek için onların özgürlük alanını gereksiz daraltmak ise insanın sinsi bir şeytan olmasıyla sonuçlanacak feci bir hatadır.

Sevgiler,
Ahmet Bektaş