Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
halise tekbas
halise tekbas

Salatalık Festivali ve Başören Köyü…

Yorum

Salatalık Festivali ve Başören Köyü…

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1082

Okunma

Salatalık Festivali ve Başören Köyü…



Günler öncesi Başören Köyünde yapılacak Salatalık Festivali için davet edilmiştik. Cumartesine gününe rast gelmesinden dolayı kızım ve torunlarımı da götürmeye karar vermiştim. İlk kez Salatalık Festivale katılmam beni oldukca heyecaanlandırmıştı. Sabah kahvaltısandan sonra Şair Bekir Dağseverle buluşarak; Adana ve Ceyhan’a aynı mesafede ve Ceyhan’ın en büyük köyü olan Başören Köyü’nde Muhtar Ahmet Yaraş’ın girişimleriyle bu yıl ikincisi düzenlenen “Başören 2. salatalık festivali” için Adana’dan hareket ettik.

Cumartesi olması nedeniyle Kızımı ve Torunlarımı da yanıma alarak Derneğimizin Üyesi Bekir Dağsever ile birlikte önce tarihi Misis Köprüsünü gezdik. Misis Köprüsüne gelip de Lokman Hekimi anmadan olur mu? Lokman hekimle ilgili bildiklerimizi yeniden tazeledik, Yaşı 90’lara varan Ahmet Koç amca anlatıyor da anlatıyor du.

Lokman Hekim’in adım adım dolaştığı Misis Dağları’nın çok değil, 100 yıl kadar önce balta girmemiş ormanları ve pırıl pırıl sularını şırıl şırıl akıtan pınarları ile ünlü olduğundan, Efsaneye göre ölümsüzlük ilacının reçetesini, Lokman Hekim, işte bu harika doğal güzellikleri adımlarken yakalamış ama ne fayda, Ceyhan Suyu’na kaptırdığını bir bir anlatırken sanki bunları yeniden yaşıyor gibiydi.

Ahmet amca, Lokman hekimin heyecan içinde adeta uçar adımlarla Misis Köprüsünü geçerken, Cebrail Aleyh-is-selam gelip bir kanat hareketi ile otları da, notları da Ceyhan nehrine düştüğünü de…. Buradan eski yol olarak tabir edilen yoldan Ceyhan’a doğru geliyoruz. Rengin tüm tonlarını barındıran tarlalarda çalışan insanlara selam vererek, koca koca dağların üstünde kurulan taş ocakları karşıladı bizi Çokçapınar’da.. Çokçapınar deyince Ceyhan Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’nün köyü olduğunu söylemeden edemeyeceğim….
Tarlalar gelinciklerle adeta kırmızı bir gelinlik gibi süslenmiş, laleler, sümbüller rerk renk açmış, tam bir doğa harikası, cennetten bir köşe gibiydi..

Ceyhan’a geldiğimizde bizi Başören Köyü’ne götürecek olan Ceyhan Belediyesi’ne ait Otobüsümüzdeki yerimizi aldık. Otobüsteki yerimizi aldığımızda hemen kaaynaşma başlamıştı. Yanımda oturan sanatçı Esen Şifa Kandemir ile bolca sehbet ettik. Sempatik ve bir o kadarda candan bir insan. Yol boyunca gazeteci arkadaşım Lütfü Küpeli’ye çok takıldım. Yolculuğumuz yaklaşık yirmi dakika sürdü. Başörene yaklaştığımızı tarlalarında salatalık toplayan insanları görünce anladık. Aman Allah’ım her taraf salatalık tarlası, her tarafta insanlar çalışıyorlar. Yolculuğumuz esnasında tarlada çalışanların yanına giderek, onlarla salatalık topladık.

Muhtar Ahmet Yaraş’ın köyle ilgili verdiği bilgi ve hoş geldiniz konuşmasının ardandan Aşık Osman Akçay ve Aşık Hakkı Tanrıkulu misafirleri saz ve sözlerle “hoş geldiniz” dediler. Ozan Abidin Kaya ve Oğlu Alper Kaya’nın birlikte söylemiş olduğu deyişlerin ardından Sahne alan Ceyhan’ın yetiştirdiği genç sanatçı Esen Şifa Kandemir sahne aldı. Önce güzel bir uzun hava okuyan sanatçı, ardandan da Ceyhan’ın sevilen türkülerini seslendirdi. Sanatçı Esen Şifa Kandemir yaklaşık bir saat kaldığı sahnede festivale katılanları doyasıya eğlendirdi. Bir birinden güzel ezgileriyle festival alanını dolduranlara sevilen türküleri okuyan sanatçı festivalde unutulmaz bir müzik tadı bıraktı…

Ceyhan Şairler Ozanlar ve Yazarlar Derneği (ŞOYDER) Başkan Yardımcısı Gazeteci Lütfi Küpeli, Yine ŞOYDER Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Esin İnan ve Baki Yıldırım şiirler okudular.
Sunucunun “Çukurova Edebiyatçılar Derneği Başkanı Gazeteci Halise Tekbaş’ı şiirini okumak üzere sahneye davet ediyorum” anonsuyla şiirimizi okuduk. Şiirlerin ardından Ceyhan’dan gelen halkoyunları oyunlarıyla üçüncü salatalık festivalinde buluşmak üzere oradan ayrıldık.
Dönüşümüzde yol güzergahımızı değiştirdik. Benimle beraber Lütfü Küpeli de Tumlu Kalesi’nin fotoğrafını çektik. Dönüşümüz yine espriler ve şakalar yaparak Ceyhan’ın yol güzergahında son buldu. Arkadaşlarla vedalaştık ve Adana’ya dönüş için münübüse bindik. Tatlı bir yorğunluk vardı. Torunumun gözleri kapanıyordu.
Salatalık Festivali’nin amacına uygun daha iyi yerlerde olması temennisiyle emeği gecen herkese teşekkür ediyorum.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Salatalık festivali ve başören köyü… Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Salatalık festivali ve başören köyü… yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Salatalık Festivali ve Başören Köyü… yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL