Dılé
Biliyor musun Dılé
Yanağımda olmayan gamzemi vurduğunun ertesi günü artık büyümüştüm Daha sert atmaya başladım adımlarımı arasından su fışkıran kaldırım taşlarının üzerinde yürürken Sakallarımı daha az kesiyorum o günden sonra kirlenen yerlerinden tutuyorum yaşamı çünkü Ölüm kaç okka koyar adama Yalnızlık kaç metre kareye sığar Üşümek görememek midir sevgiliyi düşlerinde Hele öpüşmek nasıl bir resimdir çivilenince insanın kalbine Diye çok söylendim kendi kendime... Sonra Sonra Dılé Gecenin karanlığında dokunup en parlak yıldızın göğsüne Yanıp durdum durup yandım derdime... Bu neyin yalnızlığıdır genç ömrümün baştan sona kedere bürünmüş Her ölümlünün çatlamış bir duvarı yok mu sanki sırtını yasladığında devrilen Ay düşse denize yıldız beklentileriyle romantik ateşin sesine koşmaz mı kalbi kentimin Ki ayaklarının altında bütün mevsimlerin sancılı günlerinin izi duruyor hala Çatık kaşlı bir kışla göz göze geliyor yağmalanmış sokakları aniden Susuyor yalnızlık kendi korkusuna sarılmış Lacivert bir özlem büyüyor yağmursuz kaldığım akşamların zulasında Göğsümün sızladığı yerden batıyor güneş Kabuğunu koparıp sakladığım kaçıncı yaramdır saymadım hiç Sol yanım her kar yağdığında sancır bu yüzden Başından aşağı kaynamış hayalleri düştü düşecek neredeyse içimdeki delikanlının Gökyüzünden ne yağdı da asılı kaldı düşmedi yere sen söyle Dılé kirpiklerimin arasından sızan gözlerim ne yöne baksa sırılsıklam bir telaş ellerinden tutar Boğazı kurur yarım kalır rüyaları Her mevsim acımasız bir edayla yürür içim/nde yokluğum/n ve kırılır kanadı kumdan barakamın Dünya avuçlarımın içindeki kader çizgimin üzerinde yürüyor ürkek adımlarıyla Trajedilerimin kanadığı yeri masum bir gülüşle pansuman ediyorum ayak seslerine aldırmadan Korkmuyorum yeminle uyaksız şiirler yazan parmaklarımın diline düşmekten En son sayfadan başladım bilirsin okumaya hayatı klasik roman tadında oysa adı daha yazılmamıştı önsözü bile yokmuş ilk sayfasında Kıyametten kıyamete koşuyorum ayaklarımın altından kayarken zaman Dargın bir notanın cırtlak sesiyle uyanıyorum uykularımdan Güftesine küskün besteler kanatıyor gecelerimi Biri bağlamanın tellerine dokuyor içli içli Biri keman çalıyor Dılé tepeden tırnağa kansere yakalanmış gibi Belasına kurban olduğum Kıyamet sabahlar çiğneyip cehennem geceler yutuyorum birkaç damla gözyaşı bir kaç duble hasretle karışık içiyorum Üstüm başım küf kokan matem yeridir artık Kan kırmızı dudaklarının kenarında yeşert gülüşlerimi Kim vurduya gidecek yoksa ömrümün geri kalanı Ah Dılé N’olur duy sesimi Korkarım En sonunda hiçliğe bakan gözlerin öldürecek beni Ekim/2022-Ekim/2023 Amed |
Kalem farklı çok başarılı ..
Tebrik ederim şair .