27.9.2018 13:49:23
kaç gecedir uykularım paramparça
gök gürültüsü gibi birden bire gürlüyor sensizliğin çığlığı
korkuyla uyanıyorum
yelesi kana bulanmış bir savaş atı, dört nala koşuyor içimde
kan ter içinde soluk soluğa
sana kavuşmak için bir yol arıyorum
oysa, öyle yorgunum ki…
suyu ararken hep çölü bulmaktan
o dipsiz uçurumlarda çürük dallara tutunmaktan yorgunum
dalından kopmuş yaprak gibi uçmaktan
denizden ayrı düşmüş balık gibi çırpınmaktan yorgunum
gücüm yok artık ne savaşmaya, ne kaçmaya
eskicinin bile almak istemediği sırrı dökülmüş bir aynayım
artık hiçbir şeyi yansıtamıyorum
savrulup giden yıllara dönüp bakınca
yine aynı acının eşiğine gelmekten korkuyorum
bilmiyorum nerde hata yaptım?
karıncanın yuvasını mı bozdum?
kuşun kanadımı kırdım?
orman mı yaktım?
lanetli bir büyücünün lanetine mi uğradım?
nazara mı geldim?
bilmiyorum neydi suçum?
neydi günahım?
vazgeçtim artık suçlu aramaktan
vazgeçtim kana kan deyip te, intikam almaktan
vazgeçtim bu iki ucu keskin bıçakla
hem seni, hem kendimi kanatmaktan
bırak beni, bırak ve git
bir şeyler ört üstüme
biraz kıs sesini müziğin
söndür göğsümdeki cehennemi
söndür kandilini gecenin
bak, bu alaca karanlıkta kan çanağı gözlerim
bari bu gece uykumun kanına girme
uyuyacağım sevgilim...
uyuyacağım sev…
sev…
s…