7.10.2017 14:53:32
Yüzündür, hep duygularımla konuşan yanı
ne kadar ayrı bir dünyadayız seninle
neden hep gözlerin nemli, biliyor musun?
ergeç anlaşılır birgün nasıl olsa
değişmeliğin simgesidir, farklı yerinden kanayan yaşam
Ege poyrazı saçlarını okşarken senin
bir hüznü saklıyor dudakların, esmer yalnızlığında.
Nostaljik aşklara güvenme
bu şehrin akşam üstlerini bilirim
vitrinler neşelenirken birdenbire
oturup çiziyorum eski yüzünü, boş kaldırımlara
birden, ufacık avuçlarına saklanıyorum
benim duygularım karafillerle sevişen bir çığ damlasıdır
ağlamış da uyumuş, bir çocuğu andırır.
Ne zaman dilime düşse eski bir masal
yüreğim düğüm, düğüm olur,
bir pişmanlık duyarım, duygularım kabarır
bilirim, talihsiz bir aşkın oyunudur bu
gizledim herkesten, kokmuş suları taşımaktan
sızlayan bir ihanetir, set çeken utançlarıma
eğer,
ıstırabımı duyabilseydin, yavrusunu kaybeden bir kuşun
neden çığlık atıp, kanat çırptığını anlayabilirdin.
sus! anlatma çekip gittiğini, bir çılgınlık yapabilirim
şu pas tutan yüreğim kaç mevsimdir sensiz
gördüm yaşarken sensiz tufanı mı, uzun, uzun
biliyorsun bazı şeyler vardır anlatılmaz,
gönüldür bu, deli bir rüzgâra benzer, hırçınlığı kentlerde kanar
seni hep seveceğim, bu duygularım var oldukça
kimbilir belki de buluşacağız birgün, aşkın sustuğu yerde.
Nuri Dağdelen
Özdere- İzmir
2/10/2011
Saat.22.25