Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için, dünyadakiler birbirini kırıp geçiriyorlar. imam gazali

Web Zaman Damgası



"Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları" isimli şiir 10.2.2019 21:20:11 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında
Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir.
Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.


Şiiri Görmek İçin Tıklayın

Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları
22.1.2019 10:22:16
İnsanlar Dünyası
1.
Kadın !...
Bir zamanlar susmak,
Kadınların konuşma diliydi
Söyleyecekleri ya gözlerinde ya da yüreklerinde gizliydi
.
Tek savunma silahları,
Yumruk yapmaya kıyamadıkları elleriydi
Sığınabilecekleri biricik mekân,
Ya mezar ya da ana baba evleriydi
.
Parantez içi (Kadınların korkuları şarkı, hıçkırıkları çağrıdır kıyamete.)
.
Papatya yürekli adama (!)...
(seviyor/sevmiyor)
Karnını yurt bileceksin, memesinden süt emeceksin
Kucağında ağlamayı keseceksin, aşık olup kalbine gireceksin
İşine gelince seveceksin,
Gelmeyince ya dövecek ya kovacak ya da vuracaksın
.
Biz buna " Kadına Şiddet" diyoruz
Parantez içi (Sen ne zaman Adam olacaksın?
Yapma !...)

2.
Ah bu Dünya !...
Camlar kırılır sesten durulmaz
Canlar kırılır hiç ses duyulmaz
.
Nereye baksam her yer keder rengi, içimiz kül yığını
Herkesin bir yangını var,
Kustukça sönen sustukça yanan
Ya içine attıklarından, ya da içinden atamadıklarından
.
Biz buna "Dert Adamı Çürütür" diyoruz
Parantez içi (Sık sık konuşmak gerek vakti gelince,
Zira susmaya bol bol zaman olacak ölünce.)

3.
Sokak Çocuğu !...
Hangi bankta sabahlasam
Direnirim gecenin ayazına, soğuk benim yurdum
Ne bir eve sığabilirim ne de koca bir kente
Yaşamın ayak dibinde küçük bir damla olurum,
Bir anne yüreği düşler içinde uyurum
.
Yine de seviyorum Dünyayı,
Yaşamak her gün canıma okusa da besbeter
Diken mi kaldı batmadık, ah bu yalın ayak yürümeler
Olsun !...
Biliyorum bir yerlerde bir gül var,
Hayalimdeki kokusu da yeter
.
Biz buna "Şükür" diyoruz
Parantez içi (Bazıları hayatı eksile eksile öğrenir
Yaşamak kudretiyle doldurur tüm boşluklarını.)

4.
Ben !... Babam !... ve Çocuk !...
Salıncaklardan mutlu çocuk kahkahaları,
Ağaçlardan kuş sesleri toplarım
Rüzgârla uçup gitmesinler diye
Çocuk yüreklerinde uyuyan masallar biriktiririm,
Unutulup yitmesinler diye
.
Masal var mıdır içinde çocuk olmayan?
Varsa biz buna "Büyüklere Masallar" diyoruz
.
Yoktur çocuk olupta gökkuşağına kanmayan
Gülünce yedi renk açardı yüzünde bahar,
Lunaparka benzerdi benim babam
.
Parantez içi (Babam tomurcuklandığım dalımdı,
Dağlara baş eğmeyen yanımdı.
Gurbet kokardı, annemse memleket.)

Nesneler Dünyası
5.
Parantez içi
(Gül de sevinir kokarken.)
Su da yorulur akarken !...
Hele bir de doğduğundan beri uyumamışsa,
Başını taştan taşa vurmuşsa
Parantez içi (Nehir: Dünyanın en uzun sürüngeni.)
.
Buzullar...
Taş gibi dururken kalptekiler,
Damla damla eriyor kutuptakiler
.
Biz buna "Küresel Isınma" diyoruz
Demek ki
Su da ağlar !... ateşi düşsün diye
.
Parantez içi (Ateşe tapmayan heykeller yaptım sudan,
Hepsi de deniz ruhlular.
Bu devran böyle sürüp gitmez,
Sonsuz değildir uçurumun da dibi var. - Su ve Dinazorlar Tarihi.)

Asi bir konar göçerdir dalında her yaprak
Bir gün saat intiharı çeyrek geçer,
Sarı sıcak bir Eylül'de kucak açar toprak
Sarılıp bir güz yeline yeni yurduna göçer yaprak
.
Yeşile düşman bahçıvan olmayın,
Göğe inancını yitirmesin kuşlar, mülkünü kirletmeyin, ağaçları kanatmayın !...
Bir umuttur serçe sesi, simsiyah bulutların çöreklendiği gökyüzünde
Gökyüzü çocuklarına konacak dal aratmayın !..
Parantez içi (Çocuklar ve Kuşlar; biri göğün yaramazı, biri yerin.
Hep merak etmişimdir, yapraklar neden serçeler gibi tez canlı telaşlıdır, onlara benzer?)

Duygular Dünyası
6.
Ne ilk ne de son kabustu gördüğümüz,
Yine de dağlara hiç baş eğmedik
Kana kana içip yaşarken öldüğümüz,
Kızılcık şerbeti dolu bir kâseydik
Ne mezar taşı vardı, ne toprak ne de kemik,
Kazma küreksiz nicelerini gömdüğümüz
İki yüreğimiz vardı, sırçadan incecik
.
Parantez içi (Yani biz birbirine sığınmış iki yürektik
Tek taştan duvar örülmez dedik, taşa sevgi ektik.)
Buna da "Aşk" diyoruz
Parantez içi (Aşk su arayan ateştir.
Bütün sevgiler, siyaha inat beyaz olmalı, kirletilmemeli.)

Büyüdük, çocukluğumuzu yedi kat yerin dibine gömdük
Parantez içi (İlk cinayetimiz.)
Açtık pencereyi, içeri karanlık doluştu ve düş bitti
Yer açtıkça günahlarımıza,
İçimizdeki o merhametli güzel çocuklar gitti
Şimdi alacakaranlık kuşağı,
Büyümenin şeytanlığı çocuk masumiyetini mağlup etti
.
Parantez içi (Yarattığımız cehennemde yanıyor,
Savaşlarda anası ağlayanların çocukları
Yarattığımız cennette oynuyor,
Savaşlara silah sağlayanların çocukları.)
.
Biz buna "Adaletin bu mu Dünya" diyoruz
.
Bazıları yaralı kuşağın çocukları olarak Dünya'ya geldiler
Üzerlerine yağmurdan çok mermi yağdı
Yaralarından çok etrafları sarıldı
Yaralarından çok kimlikleri soruldu
Ateşi sadece cehennem ateşi olarak bildiler
Yaralarından soyunamadan öldüler
.
Parantez içi (Oysa enkazda bile güller açardı yeniden,
Tutulsaydı mis kokulu bir bebeğin ellerinden.)

Özgürlük şarkısı söyleyen Filistin Halkına
Kurşun yağdıran askere çağrımdır:
Hangi çocuk sapanıyla bir asker vurabilir ki
Kurşun bir çocuğun cesaretini ne kadar kırabilir ki
.
Parantez içi (Bırak aksın silme gözyaşını çocuk
Belki böyle deniz oluruz, deryada köpük.)

7.
Duasız şiir mi olur !...
Dua ki gönüllere umut eken,
Huzur veren yürekteki derinlik
Samimi bir sığınış, iç döküş, boyun büküş
Dertlere en büyük teselli,
Acz içindeki ruhlara en büyük serinlik
.
Parantez içi (Dünyanın kirini yıkamak için,
Ne çokça yağmura, ne doluya ne de kara
Sadece inançlı, vicdanlı insanlara
İhtiyaç var !...
.
Duaya durmuş ağaçlar misali açtım ellerimi göğe, kurdum saati umuda.)

2010
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL