Beklemenin
ne ölçüsü var nede şu kadar'ı.
Bu kelimenin
boyutu sonsuz, engin hacimlidir kabı.
Erişilse bile
beklenene,
yenisini bekleriz yine.

Beklenen
sabır-sevgi ister, birazda inanç.
Umulmadığı anda geliverir birden,
ha oldu-ha olacak.
Ansızın ersekte beklediğimize,
ekseri sezemeyiz;
"Gelecek sefere!"
deriz, yenisini bekleriz.

Beklediğimizin
an ve mekanı sınırsız olsada,
hatta-ve-hatta
bu vazgeçilmeyene erişmek zorsada;
"Nedense, neyse?" deriz,
kaçınılmazlığına boyun eğeriz,
yılmadan-yorulmadan umar bekleriz.

Senin
azim, inat, sabırla
"Bir gün mutlaka!"
Dediğin;
Ne boyun borcu, ne raslantı,
ne "Yaradan vergisi" alın yazısı,
ne kader, ne kısmet, nede şanstır,
yaşam denen bir uğraştır.

Beklemek
ölene dek sürecek
düşünmekle bağdaştır.
"Gelecek" asla vazgeçemediğin
us'unla yoldaştır.
Son nefesine dek
yılmadan beklediğin,
erişmek istediğin,
değiştiremediğin
evrenindir senin.