sen gidiyorsun...
16.10.2018 14:52:52
günlerden yokluğun
içimde biraz daha yer açıyorum
döndüğünde selasını oku diye
özleme mezar eşiyorum
bugün kedere banıyorum ekmeğimi
tuzsuz aşın pişmemiş hali gibi
çatal kaşığa öfkelenip
kurduğum sofrayı dağıtıyorum
sonbaharın son faslı sevgili
dallardan hüzün ürperirken
kirpiğin namlu ve duygular şarjör
yollar yaprak dökümü
gidiyorsun işte
binlerce kilometre daha açıp arayı
menzilden çıkıyorsun
bakışının siyah beyaz rolünde
kamera arkası telaşındayım
deklanşöre basman için
daha ne kadar bekleyeceğim
bilmiyorum...
gözlerim aynı göğün altındayız
ayaklarım aynı toprağın üstünde
aklım özlemekte güzel
ve yüreğim...
aynı duygunun içindeyiz diyerek
kendini teselli ediyor
lakin...
içim dışıma üryan bugün
öfkelerim kemiğinden sıyrılmış
mantık senelik izinde
kendimle kavga ederken
sen gidiyorsun...
ilk kez tattığım yokluğunla
melankolik hüznün tadını
ve başka şeyler de öğrendim
solumda oluşan boşluğu
beynimde nükseden çukuru
keşfettim...
hatta...
insanda fay hattı olduğunu da
sen giderken öğrendim
hani döneceğini bilmesem
galiba özlemekten öleceğim...
[ italik ]16.10.2018 / Sen giderken / Stockholm[ /italik ]