25.7.2018 23:22:05
Sanki kalan ömrünü, kederden arındırmış
Genç yaşta bahçelerde, bağda harcanıyordu.
İpekli çabutlarla, bezlerle kandırılmış
Kot pantolon, bluecin...
Şehirde başka biçim, Sofi’nin kızı Dudu.
Güzellik uykusundan nağmelerle uyanır
Mizacından, tarzından, bütün mahalle tanır.
Kendini kainatın eşsiz sultanı sanır.
Kahin, falcı, müneccim...
Kiralık hayallerin peşinde koşuyordu.
Babasından devre mülk, kocasından nafaka
Şoförü meziyetli, oto mersedes marka
Konforlu kabininde, dolaşır banka banka
Dolar, frank, sterlin…
En çok tefecilerin kurunu seviyordu.
Seçkin meyhanelerde doyasıya eğlenir
Kıdemli kalpazanlar emrine amadedir.
Her şeyde kusur arar, kadehleri devirir
Konyak, likör, kokain…
Bin bir türlü zehirin dozunu sınıyordu.
Şu garip annesinin öğütleri yeter mi?
Odasında kilitler, sık sık kurşun dökerdi.
Bir gece yarısında kara haber verildi;
Teşhis ve tanı için
Malum, hastahanenin morgunda yatıyordu.