Vakt-i hazânımda gelen hediye
Elmastı,yâkuttu,zerdi be usta
Bu yaşta bu sevda olur mu diye
Ehl-i dil olmayan yerdi be usta .

Batmak üzereyken rotasız gemi
Sevince çevirdi bitmez mâtemi
Paslı yüreğime vurup hâtemi
Sadâkat câmında verdi be usta .

Bilmiyordum aşkla yanıp tütmeyi
Ten beklerken harâb olup bitmeyi
Aşkın acemisi yeni yetmeyi
Merhametle saran berdi be usta.

Ömür kesesinden harcarken zaman
Kesildi tâkatım tükendi dermân
Yetişti imdâda o kutlu fermân
Yorgun bedenime perdi be usta.

Yalancı baharın hârmış çiçeği
Birân meylettirdi kaşı pürçeği
Gün gibi aşikâr olan gerçeği
Görmeyen aynıma ferdi be usta.

Gönülde tesbihim,daimi virdim
Yâr dedim,varımı yağmaya verdim
Dergâh-ı bâlâya sıdk ile girdim
Nimeti önüme serdi be usta.

Âşığım diyene ağyâr ne lâzım
Say ki ilk baharım, say ki tek yazım
Kâbul oldu âmin yüklü niyâzım
Dağıldı dünyanın derdi be usta .

Günbegün derine inerken sızı
Dil târiften âciz alınan hazzı
Kararan bahtıma yazılan yazı
Bin hayır saklayan şerdi be usta.

Hâlim arzeylemez şiir vesâir
Lûgat kifâyetsiz, ne yapsın şair
Engel yok diyordum vuslata dâir
Ölüm perdesini gerdi be usta.

Sabırla yoğurup türlü belâyı
Beden gurbetinde buldum sılâyı
Âlem-i ukbâya düştü balayı
Günâhi murâda erdi be usta

Ahmet İslamoğlu


Zer:Altın
Ber:Göğüs,sine,bağır,kucak
Per:Kanat
Ayn:Göz
Fer:ışık,nur,canlılık