sus izbe
geberesice sus
düşler toplanıyor asumanından
keşmekeşler


keşkelerin yağlı ilmeğinde
kıvranırken idealler
kefilsiz anlar düşer yürek yangınlarıma
izansız feyazanlar
oysa ne çok şey söylemişti
mürekkep lekeli eceller
aymaz hezayanların kulağına


iç çekişler
serzenişler
kazılan göz yaşı mezarımıydı yoksa
her şey sis gibi
her şey yeis gibi
her şey mayın gibi tuzakmı tuzak
kayıpları düşünüyorum
birde birleşip ayrılan ayıpları
metrük dil sürçmelerinde sabahı beklerken


yakamozlar
eşozlar
ne kadarda içten pazarlıkçısınız
ne kadarda yalancı
hıcaza takılıp giderken



çekip vursak akrebi
yel kovana kursak tuzak
asarlarmı bizi ok meydanında
acıtan yanlarımızdan asarlarmı
böyle pasak, pasak

yaşamak söylem
yaşamak en büyük eylem
yoksa rehinmi alındı gizem
ya düşlerinin doğrultusunda gitmeyi seçersin
yada hayatı olduğu gibi kabüllenmeyi
şunu unutmaki
iyiliklerinle yücelir
kötülüklerinle sürüklenirsin
karar senin



siren sesleri
fren düetleri
kim antiseptık
kim sinerjik
ayırt edemedim




gitmeliyim buralardan
abaküsleri ipe dizmeliyim
dalyayalara su verip
vavelyaları içmeliyim