yine uykum firari
bu gece...

ellerim şakaklarımda,
gözlerimse;
pus perdeli buğulu
camlarda...

hüzün sızıyor içeri
ve
yine adın dilimde ninnili bir ağıt...

belli ki,
beyhude sallarım
içimdeki sevda beşiğini...
sancılı sara nöbetlerinde.

tan yeri de ağarmaz,
şafak da sökmez bu gece...

rutin bir zonklama başlarken şakaklarımda
gözlerim seni arar hüzün sokaklarında

umutlarsa;
bıçak sırtı sevgili...
ha düştüü.. ha düşecek!!!

"bu gece beni düşün"

hadi bir sürpriz yap
"gel"

müdavim misafirim ol

tan vakti,
tam da vakti....

kaçak çayını koydum küllü köze sevgili...
ince belli bardağın aynı yerinde,

sen bafra içersin ya;
bi sürü tütün sardım yine de.

yarım bıraktığın bafra sigaran da duruyor...

karabaş mı dedin?
o şimdi yok...
sen gidince bir lokma yemedi,
birkaç gün önce,
uzun uykuya gömdüm...

çiçeklerin zöhre teyzede
- bana;
"sen bakamazsın" deyip, yedi emine aldı.

senden sonra,
minnoş da terk etti evi...
gidiş o gidiş

ev epey dağınık...
hepimiz dağıldık işte!


haa!!!
gelirsen;
elin boş gelmesin,
"gelirken beni de al yanına"
unutma....

KUL FİGANİ (Erdem GÜMÜŞ)
23.12.2017
İZMİR