11.1.2019 13:52:27
Yudumlarken bir yaz akşamı
Semaverden tavşan kanı çayımızı
Gaz lambasının titreyen ışığında
Sohbet giderek koyulaşmıştı
Sohbet bahaneydi oysa
Maksat aynı nefesi tatmaktı.
Unuttun mu bilemem ama
Hala hafızamda canlanır o anı
Kaçamak yapmış, tünemiştik bir köşeye
Bir kalp yapmıştım gayri ihtiyarı
Kabuğundan ayırdığımız fasulyelerle
Ahşap masasının üstüne
Ortasında ismimin baş harfi,
Elim varmıyordu bir dizmeye taneleri
Sense diğer harfi bekliyordun heyecanla
Yanakların al al olmuştu
Kilitlenmişti gözlerin son tanelere.
Tereddütle tek tek dizmiştim taneleri
Gözlerinden cesaret alarak
Nefesimiz durmuştu son taneyi koyarken
‘’O ben miyim, ben miyim’’ demiştin heyecanla
Başımı eğmiştim sadece usulca
Emin olmak için ısrarla sormuştun ya
‘Ben miyim o, yoksa başka birimi'
Dudaklarından çıkan sesle alevlenmişti
İki damla yaş, gözlerinden akarak
Ne olur suskunluğumu bağışla
O gün sensin diyememiştim.
Boyun eğmem gereken bir kaderdi bizi ayıran
Diyemezdim bir sözüm var, bir ömür beni bağlayan
Unutamadım beni bir ömür o iki damla gözyaşını
O sendin, diyemedim, yüreğimde bir uhde kaldı