20.7.2017 15:43:37
Gel yavrum yavrusu
Düş peşime;
Bizim köye gidelim seninle
Sende çok seveceksin orayı biliyorum
Benim çocukluğumu yaşadığım yere götüreyim seni
Altı kardeşin koyun koyun yattığı
Soba başını anne kucağı gibi hissettiğim yere
Aynı tabakta yemek yer, aynı tas dan şu içer ve aynı odayı paylaşırdık
samimiyetin bol olduğu yerdir orasi
sohbetin bam teline değerdi dudaklarımız
Gülerken belini kırardık adeta kahkahaların
Radyo dedem Korkut masalları anlatırdı
görsel değildi ama arkası yarın programı
yarını sayıklatırdı
diğer bölümünu dinlemek için.
Şehirdeki gibi kapanmak yoktu odalara
Yalnızlık hissettirmezdi yaşamak
olanaklar az olsada
gülüşler doğaldı insanlık diri arkadaşlar güvenilirdi
Beraber yapardık ne iş yaparsak akrenlerimizle,
Mesela;
Yanan ocağın başında oturur kül' e nohut atar sonra dağıtır birlikte yerdik tüm aile
Sokağa çıkar seksek oynar, ip atlar, bir'dir bir oynar zevkin kralını yaşardık
Ha hem hoslanmadığın sigara dumanı izmarit kokusuda yoktu!
Sokaklarda yürürken bârlar yoktu rakı, bira kokusu ekşi ekşi çarmazdı burnumuza
Çılgın essede poyraz bir korna sesi kadar ürkütmezdi insanı
Tezek koksada tüten bacaların dumanı
rahatsız etmezdi
gürültü kirliliği nedir bilmezdik
Bağırsanda karşıdan karşıya
sesin kulağa hoş gelirdi
Ordaki komşular kızmaz sana gürültü ediyorsun diye
Hatta çocuk sesi duymakta varmış derler
Çünkü onlarda hasret kaldı torunlarının sesini duymaya
köyün ekmeğini yiyip suyunu içip
Temiz havasını teneffüs edersin yollar çamur olsada
huzurla yürürsün gel.
Bir bardak içeceğin on tl ettiği yerler kandırmaz bizi
Evet katkı maddesi de yok ordaki içeceklerin içinde
Buz gibi mayhoş bir ayran, yada dağ eriği ezmesi ne kadar sade
içer içer doyamazsın tadına
Yaylalara çıkalım seninle
gözelere uğrayalım kana kana su içeriz
hemde gözümüzü doyuracak kadar cömert akar
köyümüzün pınarları!
Hem ben
Bulanık akan derelerden geçer
Kaybettiğim kendimi bulurum
Hemde sen
Yasayamadığın çocukluğunu bulursun belki gel.
Leylican & Leyla Yıldırım