23.6.2017 22:51:16
Ellerimle demlediğim
Taze sıcak, buğul buğul
Bir bardak Filiz Çayı
Alıp götürürken
Bütünüyle yorgunluğumu,
Yüzünde seyrediyorum
Düşümde açan manolyayı...
Tablo gibi sunuyorsun
Bana en büyük mutluluğu
Çaylarda demin
Sevgide kıdemin;
Aşksın yüreğimdeki
Güzelliğin bir içim su
Her gün seni içime atıyor
Bir güzel kaynatıyorum...
Tiryakinim çünkü senin
Ellerin filiz filiz
Belki de bu yüzden
Daha çok sevdim
Sisli dumanlı yemyeşil
Dağlarını Karadeniz'in
En çok da çaylarını Rize'nin...
Şaban Aktaş
23.06.2017
SICAKLIK & SOĞUKLUK
bir derecelik artışı
ya da eksilmesi sıcaklığın
çok şeyi değiştirir
ezilir büzülür fay hatları
mağma oynar yerinden
vurur deprem derinden
kaynar sular fokur fokur
kolay atlatılamaz şoku!
dağlar yıkılır
kaybolur adalar
kapılır herkes sele
ne var ne yok ise
bir tufan ile gömülür suya
yeni dağlar ortaya çıkar
bak o zaman doğaya
çaresiz kalan duaya!
akıllan ey insanoğlu
düne bak bugünü
bugünden yarını oku
seni var eden
besleyip yâr eden
toprak anayı koru
doğaya saygı duy
sev desem çok mu?!
Şaban AKTAŞ
23.06.2017
KÜFLÜ LİMON
Yirmi yıl öncesine gözatalım
Çok koştu, çok yoruldu
Adam yine de açtı
Çünkü doymak bilmiyordu
Çareyi dinde buldu(!)
Yurt içinde dışında
Büyük tarihi camileri
Tekkeleri türbeleri dolaştı
Şeyhleri, pirleri tanıdı
El ayak, etek öptü,
Diz çöktü, dil döktü!
Hâl böyle olunca
Allah adın zikreyleyip
Elinde Kuran
Dilinde iman
Elini göğe
Bir de kullara açtı
Birleşti müritleriyle
Kapı kapı dolaştı
Örgütledi herkesi!
Din denince milletin
Yüreği yufka, bağrı ezik
Altın yüzük bilezik
Mark, Dolar, Lira'lar
Doldu doldu taştı
Yığıldı dağlar kadar!
Arkadaşlarıyla paylaştı
Aldığını saçtı
Çaldığını kaçtı
Kutulara varıncaya dek
Her yer para doldu taştı
Eskiden acemi çırak
Kalfalaşıp ustalaştı!
Sorsalar şimdi
Onu nasıl tanırsınız
Yazdım, dahası var
Artık dünyaca meşhur
Uluslararası hırsız!..
Gözü aç, karnı tok
Aynası var yüzü yok;
O ne derse peki(!)
Altı üstü yalancı hırsız
Mikrop mu mikrop
Çürümüş kokuşmuş
Küflü limondan farksız
Arsız soysuz, sırsızın teki!
Şaban Aktaş
23.06.2017
GELİN OLMUŞ UÇMUŞ TURNAM BU ELDEN
Gelin olmuş göçmüş turnam bu elden
Elin olup uçmuş, tutulmaz elden
Dünyaya gelirken gülmemiş kader
Ağlama boşuna, ne gelir elden?!
Al kınalar yakmış ak ellerine
Ak eldiven giymiş bak ellerine
Gül çiçekler takmış saç tellerine
"Gitme kal!"diyemem, ne gelir elden?!
Şaban Aktaş
22.06.2017