7.7.2017 15:47:21
ÇÖPLÜKTEKİ SURİYE’Lİ
Zayıf ve çelimsizdi karşımdaki Suriye’li,
Kim bilir, neler çekti bu cılız beden,
Neler gördü, neler yaşadı.
Şimdi peri perişan halde.
Sordum nasıl bu hale geldiğini;
Anlattı:
Sunniydi,
Ona göre,
Yalnız Müslüman oydu.
Şii de kendisini ötekileştirmişti.
Arap, Kürdü küçümsemiş,
Kürt Türkmen’e zulmetmeyi reva görmüştü.
Zengin Fakiri horlamış,
Fakir zengini düşman bellemişti.
Başlamışlar bir birlerini avlamaya,
Kalaşnikoflar ölüm kusmuş.
Geçirmemişler hasımlarını mahallelerinden,
Oralar kendilerinden sorulur olmuş bir süreliğine.
Amerikalılar ve Ruslar,
Fırsat bu fırsat deyip işe koyulmuşlar.
İşgal etmişler güzelim ülkelerini,
Nihayetinde topraklarından atılmış kovulmuşlar top yekûn.
Ekmek yok, aş yok,
Dilencidir onlar yabancı yurtlarda artık.
Nasıl geldik bu hale diye hayıflanır olmuşlar,
Nafile,
Giden gitmiştir bir kere.
Şimdi kocaman bir çöp taşıma arabası tek malları mülkleri.
Şu sokak senin, bu sokak benim diye adımlıyorlar,
Şehrin dört bir yanını.
Evdeki üç hanım, on iki bebe ekmek bekler bu cılız bedenden.
Allah kolaylık versin.
Ömer Adar-2017