26.12.2017 11:46:53
'Özlem'
her yer beyaz
kar dolu yollarına tutunamadığım
mazlum bir kuş kanadından sıyrılıp
ağaç dallarına tutunan umutların doruğunda
dağın omuzlarından bakarım uzaklara
sabahın erken saatlerinde
sessiz bir kuşluk vaktinde
uykulardayım yiğidim
sis bulutu sarmış buğulu gözlerimi
yüzüm kapanırcasına
yorgunluk çöker bakışlarıma...
rüya kötü bir rüya
tez gelen bir haber gibi
mehmedim al kana boyanmış, yiğidim'
gömleğini tutamam ellerimde
kabul edemediğim
bir ana duygusu
bir şeye benzemez
içimi kemirir durur
kalp sızısı bu
başkasına bile yakıştıramadığım
yangınlarıma karşılık
soluksuz bir uykuda girer sancılarım
mevsimler değişmiş gibi...
her yerinde buz düşler kaynıyor
acısı geçer damarlarımdan
yüzüme vurur sıcaklığın yiğidim
göğsümün ta ortasında bir ağrı
anam anam diye bağırır
hışımla dönerim sol yanıma
karanlık bir rüyanın izleri göğsümde kabaran...
kefeni delik deşik mermiler
kimsesizler mezarlığında zifiri karanlık
kar beyazı siyahlık karışım
çakalların dolaşığı birikmiş acı çığlığında
gönlümün yufkası darmadağın olur birden
çığlığım bozar gecenin karanlığını
ürpertisi perdeleri oynatır duygularımın
kan fışkırır gözlerimden
yaş yerine döner durur kirpik uçlarımda
acı bir haber gelecek diye korkularım...
dalarım yeniden yalansı düşlerime
yanlızlık çeken rüyalarımdan biriydi
çalan telefonla zipladım
'alo sesiyle yiğdim'
annem-canım oğlum
Güneş gibi doğdun dünyama
gelmeyen teskere gibiydin
garaja kadar gelmişti müjdesi
hep umutla bekledim durdum
ana yüreği bu
bütün anaların beklediği
kavuşsunlar yavrularına
'hep o özlem'
Behçet Bük 1651/24.12.2016/13.45.00'Eskişehir