12.3.2018 21:12:12
kerpiç bir evde koptu ilk vaveyla
önce annemin gölgesi silindi o sarı badanalı duvarlardan
beyaz papatyalar gibiydi narin elleri
sonra ulu bir ağaç gibi çatırdayarak devrildi babam
kır çiçekleri gibi soldu
o masmavi gözleri
oğlum…
ahh oğlum…
koskoca bir ömrü beş güne sığdıran oğlum
küçücük bedenini
ana kucağı gibi toprağa gömdüğüm oğlum
hep gece yarıları geldi ölüm haberleri
ne acılar abandı çorak göğsüme
bu yüzden bıçak yarası gibi yüzümde sırıtır gülüşlerim
bu yüzden severim kangren şarkıları
ağır yaralı şiirleri
bazen nehir yatakları gibi kururum
bazen de boran olur
indiririm cam çerçeveyi
denize aşık, bir deniz feneri İdim
ışığım kayboldu zifir karanlık denizlerde
acı emdi duvarlarım
yosun kapladım
pas tuttum
kaç kez gönüllü uzandım darağacına
kaç kez celladım la seviştim
kendi rızamla imzaladım ayrılık fermanlarını
daha başlamadan bitti sevdalarım
sevdalar kurşun yarası
sevdalar yüz karası
sevdalar
ah o sevdalar…
Allah ın belası
ölmedim
ölmedim ama ölümlerden ölüm beğendim
tentürdiyot sürsem de kanadı gecelerim
zemheri vurmuş sular gibi
dudağımda dondu gülüşlerim
yalan oldu çingene kadınların mutluluk temennileri
bu yüzden hep ağır roman gibi şiirler yazdım
hayat bir kapı gibi kapandı yüzüme
kapıları yumruklaya yumruklaya
kapıların dışında kaldım