'
Takvim yapraklarının Ocak 5'i vurduğu vakit, soğuk bir kış günü dünyaya geldiği, her yanı ayrılık kokan İstanbul'un, henüz adı konulmamış sokak aralarında çocukluğunun geçtiği, hatta hayata olan savaşı bu döneme denk düştüğü söylenir.

Zaten o gün bu gündür etrafında olup biteni bir kalemin ucunda sallandırmakla meşgul olduğu anlatılır, kimsenin anlamak istemediği bir lisanın içeriklerinde, kendini ele vermek üzere iken aklına kaçırıldığı afişe edilir devlet raporlarında bilhassa!

Tüm ayrılık yazılarının azmettiricisi olmakla suçlandığı bu kentte, siluetiyle henüz kimsenin karşılaşmadığı da iddia edilir. Sadece intihar üzerine yazdığı yazılar yüzünden işlenen cinayet sayısının tüyler ürpertici ve iç kanatıcı olduğu kanıtlanmıştır, yapılan ya da yapılması gereken son araştırmalara göre.

Şu an nerede olduğu bilinmiyor. Yalnız bir söylentidir ki; parmak izlerine en son metropole sinen bir ölümün suretinde rastlanılmış…

-tanınmayan ünsüzün doğum tezinde bin988 yara-