Dünya hızla değişti, değişmeye de devam ediyor. Zamanı, doğayı ve tarihi

algılayışımız değiştikçe, her şey değişiyor; üretim ilişkilerimiz, ideolojilerle

kurduğumuz bağ, oluşumuz, varoluşumuz, sevme biçimlerimiz, direnme

biçimlerimiz, örgütlenmemiz, birey algımız, kimliklerimize bakışımız,

ne’liğimiz, ötekiliğimiz, ötekiliği algılayışımız, vb. Tüm değerlerin,

kavramların birbirinin içine girdiği, kavram kargaşasının yoğunlaştığı;

ahlakın, vicdanın, belleğin, zamanın, mekanın, tarihin, insanın ve

serüvenin yorumlanmasının birbirinden ciddi ve radikal farklar taşıdığı

günümüzde 'insanı insan' yapan değerlerin, insanın ‘öz’ünü oluşturan

doğa bilgisi ve felsefi kavramların yeniden gözden geçirilmesi bir

zorunluluk olarak hayatlarımızda şimdi. Parçalanmış insanın, bir parçası

olduğu doğa ile bütünlüğünü yeniden edinebilmek için bakması, görmesi

ve doğası ile birlikte kendisini yeniden üretmesi gerekiyor. İşte, biraz da

bu nedenle, ‘ensemizi karartmadan’ ateş hırsızları olmaya yeniden bir çağrı olsun istiyorum; ŞİİRLER