Başta duman şu gençlik, çok çabuk geçer imiş
Saçlarına beyazlar, düşmeden bilemezsin
Sevdanın vuslatsızı, garibi seçer imiş
Aşkın kor ateşinde, pişmeden bilemezsin

Neler gördün, yaşadın, bak bir geriye dönde
Peygamberden tavsiye, her kula aynı yönde
Varabilecek misin, Hâk huzura en önde
İhlaslı bir yürekle, koşmadan bilemezsin

Yüce Mevlâ ile sen, hep iyi tut aranı
Bildiğince cevap ver, mahçup etme soranı
Allah nidalarıyla, okumuşsan Kur’anı
Hûşu minnetle dolup, coşmadan bilemezsin

Erenler meclisinde, ne yürekler dağlanmış
Hâkka kul olmak için, yıllar yılı ağlanmış
Neler anlatılmış bak, ve de neler söylenmiş
Öğrenmek istiyorsan, deşmeden bilemezsin

Her işte ve her zaman, duygulanmalı yürek
Adam denmesi için, doğru olmaktır erek
Bir şey söylemek için, her şeyi görmek gerek
Yüce dağın ardını, aşmadan bilemezsin

İman etmişsek eğer, derman vardır her derde
İyi bir kul değilsen, engeller seni perde
Karanlık bir ormanda, bilmediğin bir yerde
Kaybolmak ta ne demek, şaşmadan bilemezsin

Lüzumsuz’um yanlışta, olmasın hiç parmağın
Sözünden dönmek ise, hastalığı bu çağın
Dolu dizgin giderken, kuduran bir ırmağın
Çevresine zararı, taşmadan bilemezsin

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ