7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1254
Okunma
GURBET - II
"Gurbet" yüreğimi öyle yaktın ki
Söndürecek sular seller yok gibi
Hasreti kalbime, öyle soktun ki
Saplanmış ciğere, sanki ok gibi
Körpe kuzu iken, anamdan çaldın
Bir tek oğlum uda, elimden aldın
Başkası yokmuydu, benimi buldun
Gördüğüm mutluluk bana çok gibi
Ayrılınca, düştü ateş bağrıma
Koşturdun bir dilim ekmek uğruna
Öyle gidersin ki, şimdi ağrıma
Senin dertlerine gönül tok gibi
Bir çok vaatlerle çektin içine
Yıllardır sokmadın düzen biçime
"Noel" baba olmuş baktım saçıma
Yaşadığım hayat ipte sirk gibi
Sanki elimi, kolumu bağladın
Düğünde bayramda yürek dağladın
Gözyaşım durmadı her gün ağladım
Gurbette ah vahı sanki çek gibi
Nice eş dost, ana, babamda öldü
Ben yetişemeden bir bir gömüldü
Hep belime vurdun yüzümmü güldü
Sende gözyaşını her gün dök gibi
Ne gençliğim nede yaşlılık oldu
Postacıyı görsem gözlerim doldu
Sabrede sabrede gül benzim soldu
Resimlere bakta saç baş sök gibi
Bana ilk zamanlar bitecek derdin
Hayatımı yedin, bir ev mi verdin
Yine şu gönlümü gerdin ha gerdin
Düşersin gönlüme, sanki şok gibi
Saymakla bitmiyor içimdeki dert
Neden bırakmadın beni ey gurbet
Necati’de ölecek, bir gün elbet
Arkam sıra bakta boyun bük gibi
Necati KEÇELİ
İZMİR