17
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2240
Okunma

kaç kasırga kattı beni önüne
amazonlarca tozarıp
çağlayanlarca ölümüne
uzadım kaç nehir;
anlatamam
öyle bir an gelir ki
sözcükler eriyiverir
anaforunda gözlerinin...
ne uzun yolculuklardı
yıldızların ötesinde
göğe bir delik açılır
kaybolurdum;
yeni güneşler bulurdum,
ne kanadım kaldı ne kolum
kapandı gökyüzündeki delik...
yenik düştüm
tökezledim; kırıldı dizlerim
taşımaz artık yürek beni
göğün ötesi, henüz belli değil!...
hey deli yürekli arap atım
hep doludizgin
koşacak sanırdım seni
girmişken içine sonsuzluğun
yan gelip yatansın
uzatıp boynunu öyle mahzun!
senden sen değil
seni seven değil
zaman utansın
atların vurulma vakti şimdi...
yaşamak şanstı, ölüm hak
göğün ötesi
belki bir avuç toprak
sen göm yere beni
üşürken tenim, sıcaklığını isterim...
çek silahını, çek şimdi hemen
çiviyi çivi söker, acıyı acı
doğrusu, acımadan sevmen
yakalayamadık biz bu hasreti,
ayrılıklar seni ürkütmesin
alnımın ortasındaki delik
ısıtırken evreni
yüreğim sonsuza dek serin
ki senin eserin...
son hatıram sende kalsın;
elimdeki ıslak mendil
kanayansa dizlerimdeki...
Şaban AKTAŞ
20.10.2000
Yayınlanmıştır / BERFİN BAHAR