Doğduklarında insandırlar
Biçim değiştiren varlıklar.
Başka yaratıklarda görülmeyen
Bir hastalık;
Kanla raks edilen o zevk.
Körpe çarşısından beslenirler,
Her yere yetişirler.
Oburlukları önlenilemez.
Kimseye tattırmazlar zaferlerini.
Namuslu adam bilinirler.
Sağlam tanıkları bulunur,
Allah’a inanan.
Parlak görünürler.
Koyu renk bakar gözleri.
Pres yapan elleri,
Zırhlı giysi dolu gardropları,
Tunç dan kale evleri vardır.


Vicdansızlık abideleri...
Güç de, şans da onlardan yana.
Kendi içlerinde duyacakları başarmışlıktır.
En önemlisi;
Yenilmişlik dışında bir şey
Lekeleyemez onları.
Ruhları ödev bilir
Yaptıkları işleri gizli tutmayı.
Bekledikleri ödülü
Er geç alırlar;
Doğanın yapıtlarıyla
Evrensel düzenin uyuşması.
Nasıl haksızlığa katlanıp
Boğazlarını sıkmıyor bu insanlar?
Şaşılası...


Acıdan delirmiş koyunların
Durmadan ölmeleri yetmez.
İşi sevinçle yaptırmalı...
Yitirilmiş değil
Şehit denerek adları.
Kılını kıpırdatmadan keyif sürenler
Gelin açgözlülükle yiyin onları.
Kitaplıkta yaşıyorum gece yarısı.
Kavga, onlarda bulunmayan özelliklerimiz.
Sayesinde kazanılır;
Ayrı ayrı önemsemezler.
Birlik olmalı...
Ya öleceğim
Ya da anlatacağım
Yarın ki kuşaklara.
Seve seve feda ediyorum
Sağlığımı.