0
Yorum
3
Beğeni
4,7
Puan
661
Okunma
Göçkün ötelenmelerden ardıl bir sen kaldın
Açtın yüreginin dizginlerini ölüme
Hadi gel buradayım dedin.
Bense oralarda kalmıştım uçsuz yolculukların ansıdıgı
Gördü kırılgan yolculuklar seni aradım.
Tüm çocuklar aç ve yoksunken
Tok olmak olmazdı egreti sofralarda
Bunu sen anladın.
Devrimci bir duruşu vardı korkunun
Çıkmak vardı sokaklara gerçi olmadı
Dikenliydi kaldırımları şehrin
Emekçileri yorgun ve bitkin
Gittin o beyaz önlüklü hekim kadına
Tutsaklaştın yitikleştin.
Hani o çok sevdigin ankarada
Hani cebecide ilk öpüştügün yalan
Aldı götürdü bir kırmızı kiremitli eve
Göçer göçer ölümler getirdi kervan.
Şimdi yıkık duvarlar ardında bir ömür
Kadınsa türkülerinde memleketin
İnançlarım inançsızlıklarımla yoldaş
Yolculuklarımla kendimceyim.
Ve göçkün ötelenmelerden ardıl kalan
Kırmızı kiremetli evde olmuştu her şey
Açlık ve umutla karmaşık
Kervanca yol kat eden ölüm
Ve dikenli kaldırımları şehrin.
5.0
67% (2)
4.0
33% (1)