-1-

Bu
Öylesine bir destan ki!
Tarih yapılır sil baştan
Bir devrin son demi
Üfürür barbarlığın kokuşmuş nefesi
Şeytanın ıslığı mı duyulan?

Bir kan deryasıdır boğaz
Beşeriyet mi?
Tam bir darboğazda
Uygar dünya bir çıkmazda
Umumi manzara bir enkaz

Nihayet verir boğaz
Çanakkale’den
Ucu bucağı olmayan bir derya bu
Ürktüm! Denizden
Kıyılar ki şehitlikleri selamlar
Uzaklardan
Uzak ufuklardan

O boğaz ki
Ege’ye açıldığı noktada
Kudurmuşçasına esen poyrazla beraber
Köpüren deniz
Ne akıntılar bekler sizi
Bir dünya ki
Boğaz harbine emsal

Nasıl bir alem bu?
Her karışı tarihle iç içe
Kaç mermi düştüğü bilinmez
Bir meçhul asker karşılayabilir her an
Sakın şaşırma!

Bir yöre ki
İzlerim!
Koca Çimen tepeden Ege’yi
Dinlerim!
Hey on beşli türküsünü
Okurum!
Kanlı Sırt Kitabesini
Duyarım!
Elli Yedinci Alay cenk eyler

Bekler milletler mezarlığı
Çanakkale’den
Ölüler ki
Fışkırır her nev’inden

Tarihin son mert savaşından bakiye
Büyük bir medeniyet enkazı geriye

Bir yüzüyle merttir de
Diğer yüzüyle namert
Âlemde böyle bir izafiyet
Hangi manada, nasıl bir zafiyet?

-2-

Kentte
Kendini adar maziye her sokak
Yeni ufuklar açar zihinlerde
Verir tarihe randevu
Bir açık hava müzesi
Karşılar insanımı

Nusret Mayın ki
Mucizevi harbin simgesi
Yunus Emre ki
İnsan sevgisinin zirvesi.

Nene Hatunda
Doksan üç harbi inceden
Emile Vitalis
Gönül zenginliğimiz usulca

Hasan Mevsuf mu?
Bir mezar taşı kitabesi
Her biri kalplerimizde
Gönüller kalesinde iki münzevi

İşte böyle bir cennet bahçesi
Cehennemi bir devrin armağanı
İç içedir cennet ve cehennem
Bir Araf bekler de insanlığı

Kol kola tarihin her safhası
Her gönle ışık düşer
Kâinat meşalesinden
İnsanlığa
İnsanlığa inat.


L.T.