Bir Türk güzelini sevdim,güzel mi güzel,
kara kara kaşları ,yeşil yeşil gözleri vardı
Gülümserken etrafına neşe saçardı.
Kederli olsa da ,yine neşeli görünmeye çalışırdı.
Adını aşkım koymuştum,benim aşkım.
Kaptırmaktan korkuyordum başkalarına.
Kirpikleri kıvrım kıvrım idi güzelimin,
Ellerinin güzelliğine diyecek yoktu.

Bir ispanyolla arkadaş oldu güzelim,
Benim o nu sevdiğimden haberi yoktu ki.
Beraber geziyorlardı deniz kıyısında,
İspanyol kıskanıyordu o nu hem de pek çok.
Kızıl saçları dalgalanıyordu rüzgarda
Siyah gözleri hainlikle parlıyordu.

Bir sandalcı yaklaştı kıyıya
İspanyol binmek istedi.
Güzelim olmaz diye itiraz etti.
Ama,ispanyol dinlemedi bile onu.
Deniz azgın dalgalarını savuruyordu kıyılara

Sandalcı,’’Olmaz, ben bugün bu rüzgarlı havada
denize açılamam dedi.
Ama ispanyol dinlemedi bindi sandala.
Kayıkçıyı beklemedi bile ,asıldı kürekleri engine doğru.
Güzelim avaz avaz bağırıyordu,
’’Yapma,kıyma canına,niye dinlemiyorsun
Bu havada çıkılmaz.’’’

Ama ispanyol onu duyamıyacak kadar uzaklaşmıştı sahilden.
Hain bir dalga geldi,devirdi sandalını.
İspanyol imdat bile istemedi
Göğüs gerdi dalgalara tek başına.
Bunu gören güzelim kendini attı suya.
Ne yazık ki kurtaramadı ispanyolu,
Kendiside çırpınıyordu dalgaların arasında.

Küçücük vücudu suda bir inip,bir kalkıyordu.
İhtiyar sandalcı ise,
Elinden birşey gelmiyor,onları kurtaramıyordu.
Azgın dalgaların arasında kayboldu ikisi de.
Ertesi gün cesetlerini buldular kıyıda.

Vefakar güzel,benim aşkım
İspanyolu kurtarayım derken ölmüştü...
Aşkımda onunla birlikte sulara gömülmüştü....


SANMA Kİ UNUTULACAKSIN.BEN ÖLÜRSEM KORKMA MAHŞERDE YİNE SENİ ANARIM...(OSMAN ÇELİK)



SUZAN ÇELİK EMK. ÖĞRT 19.03.2015 PERŞEMBE SAAT:16.02