2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
802
Okunma
şimdi soluk sayfalarda ismin
unuturum zaten diyorum,
gitmeni istemiyorum,
bilmiyorum var mısın yok musun?
yorgun bir gecenin geç kalmış serzenişlerini,
çoktan vazgeçtim dediğim, hurafeleri
ve çekmecemin en dibindeki bir kaç resmi
artık saklamak istemiyorum
ama yine de gitme...
belki bir kaç hikaye daha yazarım
o zamana kadar bekle
bir ufak kız çocuğu olsun, bir de adam
ve gökyüzü mavi, çimenler yeşil,
adamın gözleri siyah olsun
kız,adamın gözlerine türküler yazsın...
istersen acı bitsin hikaye
yırt at isteksizce
sonra gözlerime bakmasan da olur
ama gitme
varlığın yokluğun bir...
gitsen de aynıyım gitmesen de
soluk sayfalara yazarım ismini
sonra yeni baştan bir hikaye
maden yoksun, madem hiç uğramadın kalbim diyarına
o zaman boşalan bu yerler kimin?
söylesene, neredesin, nasıl geldin,nasıl gittin...
soluk sayfalara yazarım adını
küçülmüş kurşun kalemimle
kırık dökük kelimelerim olur artık tüm hikayelerimde
aklımda adın kalır, bir de kuru inadın,
ve sevmediğimiz şarkılar dolar kalbimize,
gözlerimizi alamayız
nerede çıktığını bilmedğimiz yangından
sonra kaparız pencereleri
is kokar nefesimiz
korkmayız bir dahaki artık akşamüstü yangınlarından...
adını soluk sayfalara yazarım
gün gelir gidersin diye
bir parça gülüşünü defterimin kenarına iliştiririm
ve işte böyle sadece laf olsun diye şiirler karalarım
şimdi git...
ama yine gel...