Yönünü kaybetmiş yine birisi,
Beden yalpalıyor yolu ağlıyor.
Sefahate yelken açmış dirisi
Fatiha bekleyen ölü ağlıyor.

Konmuyor üstüne yaban kuşları,
Hasretle yad eder geçen kışları
Naylon süsler ile dolmuş başları
Kesilen çamların dalı ağlıyor.

Belki bu gün ömrün sonu gelecek,
Sahibi kim ise onu bulacak,
Bilmez akıbeti nasıl olacak,
Pazarda bir garip gulü ağlıyor.

Son parayı bir bilete sökülmüş
Beklenen piyango yeni çekilmiş
Bütün hayalleri bir bir yıkılmış
İki gözü dolu dolu ağlıyor.

İsmi cisme uymaz bir halimiz var
Yabandan konuşan bir dilimiz var
Müslüman köyünde Noelimiz var
Bu hale Mevla’nın kulu ağlıyor

Son bulmuş fanide seyreden yolu
Yazılmış defteri günahla dolu
Kabristana doğru gider bir ölü
Omuzlar üstünde salı ağlıyor

Kul Hakkı kendince çizer bir resim
Bu tabloya girer bilmem kaç isim
Gaflette kaybolmuş hafta, ay,mevsim
Beyhude yaşanmış yılı ağlıyor.