ŞU ERDEMLİ’ DE



Bir sam yeli esti mekan değişti
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de
Tantuni gözümün önünde pişti
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Yazıcılar yazmış böyle bir kader
Bazen hüzün,bazen de keder
Toprağı çok verimli,biri bin eder
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Dağların eteği zeytin ağacı
Kimisi kararmış, kimisi acı
Maki’ye gizlenmiş keklik,turac’ı
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Kimisinin aklı limon tacında
Cevizler gülüyor dalın ucunda
Kırmızı çiçekler nar ağacında
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Kızkalesi dünya gözdesi olmuş
Anamur’un muzu burda can bulmuş
Kanlı divaneye turistler dolmuş
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Sahilde balığı tutmak zevklidir
Yaş kemale ermiş ya emeklidir
Geçmişinde nice tarih saklıdır
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Ayaş’ta gizlenmiş tarihin izi
Bozayı pişirir sıcaktır yazı
Karacoğlan söyler dillerde sözü
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Doktor’un yerine indim şaşırdım
Suyun kenarında eti pişirdim
Döküldü kömürler çayı taşırdım
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Cennette yaşıyor börtü böceği
Tömük’te açılmış limon çiçeği
Çevreye saçılmış salkım saçağı
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Sahilde yürürüm kafa dinlerim
Izdırap çeksem de sessiz inlerim
Denizin kumunda yanar tenlerim
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Zorkun yaylasının havası hoştur
Dağları yemyeşil yolu yokuştur
Baraj yapılıyor etrafı taştır
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Barınak denizde madalyon gibi
Dalgalar yükselir görünmez dibi
Oltayı atana çıkar nasibi
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

Avgadı kocaman bir şehir olmuş
Her yöreden insan toplanıp gelmiş
Eski dostluklar yok nerede kalmış
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

AK Ozan esma’sız dünyayı nider
Limon bahçeleri uzayıp gider
Yaylada yörükler koyunu göder
Yaşayıp giderim şu Erdemli’de

18 Kasım 2014
(Erdemli )