5
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
977
Okunma

18. Hasan Bayrı Şiir Yarışmasında dereceye giremeyen bir şiirimdir.
Günlerin adı yoktu
Yoktu ocak,
Yoktu Şubat, Mart, Nisan,
Sığındığı inin derinliklerinde
Kimse daldırmıyordu kepçesini tencereye
Çatal, bıçak yoktu, kaşık yoktu,
Gün ışığı vurmuyordu pencereye...
Uyur iken, avına ortak çıkan
Farelerden öğrendi belki de
Çalmanın ne olduğunu ilk, insan,
Gece uyur iken yarı çıplak, zıp zıp zıp, pat pat pat
Sağından soluna, solundan sağına
Yüzüne, gözüne, yanağına,
Eline ayağına dolanıyordu fareler...
Uykusu kaçınca bölündü düşleri,
Sabah gözlerini açınca
Yerinde yeller esiyordu
Akşamdan önüne koyduğu etin,
Ne yapıp etmeli,
Korumalıydı y/emeğini;
Yoksa her gece tükenecekti günlük avı?!
Keşfedince çakmak taşı ile kavı
Topraktan çamur, çamurdan kaplar yaptı
Yaktı ateşi, kuruttu, pişirdi
Kapattı kabına yiyeceğini,
Koydu yanı başına farelerden emin
Huzurla yumdu gözlerini, yattı;
Böyle işledi bencillik benliğine Adem’in!
Farelerin hassas burnu
Alır da kokuyu durur mu
Yine geldiler geceleyin, böldüler uykuyu
Yine kayboldu Adem’in huzuru
Aklına gelen, dışarıda kilerdi;
Yattığı yer ile kiler ayrı olacak
Gözüne uyku, gönlüne huzur dolacak!
Her şerde bir hayır var ise
İşte budur ispatı
Medeniyetin değişimine
Mimarlığın gelişimine katkı
Tümüyle farelerin marifeti(!)
Yoksa tüketeceklerdi hep geceleyin
Adem’in önündeki eti!
Paleolitik, Mezoolitik, Neolitik, Kalkoolitik
Derken nereden nereye geldik
Değişti Neandertal’in cemali
Gelişti çalıp, çaldırmamanın
Çıldırmanın şekli şemali;
Bencillik daha da yükseldi,
Adalet mülkün temeli!
Kurumsallaştık gayrı
Kurum kurum, masa masa
Kurumlar ayrı ayrı
Yeni ekonomik düzen; serbest piyasa
Güçlünün elinde yasa
Her masanın başında bir Adem
Keşke hırsız ke(n)di olmasa(!)
Farelerin sayesinde yükseldi medeniyet
Yoksa ne mülkiyet kalırdı ne hürriyet
Zürriyet açlıktan kesilirdi;
İşte asıl mesele, Adem’in önündeki et!
Şaban AKTAŞ
Eylül 2014
Fotoğraf: Çatalhöyük/ Neolitik devir