Bir düş gördüm o gece
Düşlerin en güzeli
Sinop’a çağırıyordu beni
Sabahattin ALİ

Çok ötelere aldı götürdü aklım yolculuk boyu beni
Ne düşler kurmuşlardı ONLAR ezelden beri

Erişilmez ulaşılmaz değildi aslında hiç biri
İnsanlığı mutluluğu haykırıyordu sessiz çığlıkları


Kesilmeye çalışılsa da sesleri
Daha da güçlü çıkıyordu nefesleri


Umudun özgürlüğün türküsünü söylüyordu
Duvardaki kırık telli sazları

Asırlarca unutulmayacak iz bırakacak eserler yazıyordu kalemleri
Masmavi gökyüzüne yükseliyordu asil ruhları

“Bir ruh, ancak bir benzerini bulduğu zaman ve bize, bizim aklımıza, hesaplarımıza danışmaya lüzum bile görmeden, meydana çıkıyordu...
Biz ancak o zaman sahiden yaşamaya -ruhumuzla yaşamaya- başlıyorduk” diyordu Sabahattin ALİ

Bozuk düzene baş kaldırmanın haklı isyanlarıydı suçları
Aydındı Devrimciydi Yurtseverdi adları

Onlar ki dünyaya mal olmuş insanüstü varlıklardı

Kutsal bir mabede ayak basar gibi girdim tarihi SİNOP CEZAEVİ’nin kapsından içeri
Tüm hücrelerim dağlandı daha çok bedenimin SOL yanı
Al seyreyle dedi gözlerim
Sen bunları yaşamadın ki nereden bileceksin insan olmanın böylesine akıl almaz bedellere mal olacağını?
Zifiri ZİNDAN büsbütün açtı gözlerimi oysa
Tonlarca ağırlığındaki Prangalar
Tek ayak üstünde durulmayacak Hücreler
Koğuşlar

Ömür boyu teneffüs etmekten usanmayacağınız tertemiz İnsan Kokuları

Gülümsüyorum o anda
Yüreğimden sızan gözyaşları en bereketli bir sağanak gibi yıkıyor dudağımın sol yanını

Bir konsol.
Rutubetli duvarda eski bir Saz.
Bir köşede dürülmüş bir Döşek
Gittikçe küçülen altı adet bakır kap

ŞİİRLER ŞİİRLER ŞİİRLER
YALNIZCA BİR TANESİ BİLE BİN ÖMRE BEDEL

Kapı girişinde bilet gişesinde görevli genç güleç yüzlü bayanla laflıyorum iki taş arasında
Dünyanın en güzel işini yapıyorsun bir anlamda dedim
Tebessümü yüzüne yayıldı derin ve manidar bir şekilde
“Aynen öyle. Nasıl şükrediyorum Tanrı’ya bilseniz” dedi

Sabahhatin ALİ’i ye ve onun şahsında tüm dünya Devrmcilerine Selam olsun


Yıldız olur sana ışık tutarım
Bülbül olur pencerende öterim
Yer altında belki rahat yatarım
Yer üstünde çektiklerim dindi mi...

Sabahattin ALİ