Düzen kurulmuş bu yalan mizanda,
zaman ithamları yüklemiş yaşamda,
Sözde fikirler atılmış hepsi ortada,
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...

Yükünü yüklenmiş ortama yakışmış,
Alan almış satan ise hepsini satmış,
Sorgusuz sualsiz emirler hep yollanmış,
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...

Adalet desen ipi olmuş hep başkasında,
Dipsiz kuyuya taş atmış toplamış etrafında,
Kimin eli kimin cebinde olmamış umurunda
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...

Kodesler arkasında isnatlı suçlar verilir,
Kendi çirkefi ortada hep ortaya serilir,
Kalplerinde olanlar mühürlenip paslanır
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...

Vatan için çalışmış verilen emirleri yapmış,
Yükünü yutan ise hep yan gelip yatmış,
Kendi suçunu örtmek için suçu diğerine atmış,
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...

Mizan terazisi hiç dünyada asla kurulmaz,
Dedi kodular üzerine hiç sualler sorulmaz,
Yaptığı görev suç olmuş hali hiç sorulmaz
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...

Aklı olan düşünür biraz olsun olanı anlar,
Göz görüyor kafasını çalıştıran anlar,
zaman gelir geri vurur bütün bu çarklar,
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...

Ne düşünürler görürler kendini bilmezler,
Hak ve haksızlık ortada asla onu görmezler,
Adalet diye doğru olanları çöpe atarlar
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...

Bu dünyanın birde öbür dünyası var,
Yapılan icraat her zaman veriyor zarar,
Düşün taşın ve sonra verirsin bir karar.
Suçlu haklı olmuş, suçsuz olmuş haksız...