0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1059
Okunma
Yorgun ayaklarımla yolumu adım,adım
Tüketirken kim bilir kaç defadır ağladım
Her bankında bir tarih...her adımda yansıma
Gıptayla bakar oldum...yad ederken aslıma
Bazan semt semt gezindim sokağında hülyayla
Anılara gömülmüş o müşvik bir edayla
Aşığını eritip tükettin ten içinde
Nice gariban halka ekmek oldun geçimde
Meğer ki sevgi seli yüreklere akardı
Sana kavuşamayan gıpta ile bakardı
Onulmaz şevkatinle söyle kaç genç harcadın
Yine de nesillerde şarkı...türküdür adın
Aç kolunu son defa ben geldim...sarılayaım
Yıllardır beklediğin özlenen yar olayım
Sen bana gelmesende ruhumla sana geldim
Yüz çevirme ne olur seni kalpten sevendim
Beylik sırtlarındayım,esenyurtta,fatihte
Kabul buyurda sustur...seninleyim muratta
Kabirlerin mis gibi...tarihimin güllleri
Beni de göm bağrına sevindirme elleri
Geri dönüş yolumu çaresizlik kapatır
Istanbul...bu anımı bekliyordum yıllardır
Bak işte geziyorum ...bağrına dek uzandım
Sana hasret doğmuştum,sesnin ile uyandım
Meğer ki vuslatımız böylece son bulacak
Meğer ki arzun ile kalbim böyle yanacak
Akiften kokun varsa toprağında taşında
İçime sindirmenin yüreğim telaşında
İstersen boğ deryanda,istersen as kulende
Aldırış etmem sensiz ağlayana....gülene
Kovma beni ne olur bana sineni göster
Son nefesim olsada bana bir seslen...ses ver
5.0
100% (1)