Beni burda arama, evrenin inşasında,
Âdem ile Havva’nın buluştuğu ilk canım.
İlk cinayet fikrinin eylemce ifşasında,
Kabil’in baltasında, Habil kokulu kanım.

Bazen; gazap dindirir, azametli dilde söz,
Bazen ceylan bakışlı esrarengiz bir çift göz,
Bazen aşka tutulmuş, ateşte kavrulan öz,
Ve onsekiz yaşında tadılmış heyecanım,

Bazen aklın cinneti, hakikatı asması,
Bazen azgın güruhun tumturaklı tasması,
Bazen kirli düşlerin vesikalı yosması,
İffeti mukâbili alınıp satılanım.

Bazen ocak söndürür, yoksulun garip bahtı,
Bazen safi ihtişam, kibirli Belkıs tahtı,
Bazen kor ateşlerde yanar İbrahim ahtı,
Bazen Kleopatra suretinde ihsanım.

Bazen Eşref dilinde iki uçlu ironi,
Bazen garbın, sanatı hırsa mağlup Byron’ u,
Bazen Roma’nın hışmı, kundakçısı Neron`u,
Bazen Şehr-i Bağdat’ta, Hulâgu’ce talanım.

Bazen baht-ı karaya çöreklenecek tanım,
Bazen Bizans önünde Fatih edâlı şânım,
Bazen dostun eliyle zehirlenen Hasan’ım,
Bazen körkuyulara Yusuf’ça atılanım.

Bazen âşık dilinde, acemice yalanım,
Bazen yersiz yurtsuzum Arasat’ta kalanım,
Meali nispetince kimliği arananım,
Etiyle, kemiğiyle ve ruhuyla İNSAN ım…

10-Mayıs-2006