17
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
2482
Okunma

alışılmadık bir çağ yanılgıların üstünden
ardında karanlığın sunduğu çelişkisinde
yokluğuna tanıklık etmesine gerek yok
baban yaşında adam acılarına damlaydı
seyrinde üzülürdük paramparçaydı ya
batardı yatağından şafakla sancılarınız
yokluğuna tanıklık edeceğin güne gelip
körebe gibiydi düşü eline geçenlere dal
taşıdığı yükten ağır topal aksak oluşuna
şaşırmadan söylesin elleri ovuştururken
zamansız ayrılıklar zemheride çoğalır
içinden cemrelerin sıyrılmalı dediğiyle
ne yanabildi güneşte ne donar kırağıya
ay bile üşürdü şimdi titrekliğinde ışırken
gülücüklerinden dolmalıydı umutlarından
sevinçle kıpırtılara koşarken can dediğin
ha bugün ha yarın ne değiştirir bilseydik
denizin mavisiydi gökyüzü aydınlığından
pırıltılar içinde gönül sesinde yıldızlardan
süzülüp gel seninle doldurduğum yüreğe
gizlediğin yerden sözü düşür yine hadi
yamacına doğrulurdun çaltı dibindesiniz
nereye gideceğimi bilmediğine sayarak
sonuca ulaşacak başlangıçları düşünsün
böldüysek uykularını sevincinde erken
korkularımı da hüzünlerimi de bölecek
sonrasına değmeden eline tutuşturup
dilimin ucundasın söyleyeceğimi de bil
260114denizli
5.0
100% (21)