Ey gurbetteki dost;
Memleketin ahvalini sorarsın
Sılayın taşı, toprağı burnunda tüter
Sana ’güllük gülistanlık ’demek
Asayiş belkemal demek isterdim.

Amma velakin, keşke öyle olsa
Artık sizde TV’ den izliyorsunuz da;
Dostlar selamı sabahı keser olmuş
Kadir, kıymet bilen el yok olmuş
Anaya, babaya saygı azalır olmuş
Eli kalem tutanlar ayıplanır olmuş
Gerçek aşklar, pirim yapmaz,
Sanal aşklar fütursuz yaşanır
Her gün medya maymunları türer olmuş.

Kapkaççılar yollarda kol gezer,
Kitlediğin kapıları hırsızlar açar olmuş.
Parası pulu olanın adı, şanı anılır
Akıllı olan’Gemisini kurtarıp kaptan ’
"Zenginin malı, züürtün çenesini yorar" olmuş.
Zengin, fakir dengesi alt üst olmuş
Hal böyleyken depresyonlar artar olmuş.

Koltuğa oturan yapışıp, kalkmaz olmuş
İktidara geçen verdiği sözleri unutur olmuş
Camiler, mescidler, minberler mahzun
Çocuklar internet cafeleri doldurur olmuş.
Kahvehanelerde erkekler evini unutur olmuş
Evinin rızkını kumar masasında bırakır olmuş.
Çakırkeyif derken, boşanmalar çoğalır olmuş.

Esnaf; müşterisizlikten şikayet eder olmuş
Aza kanaat eden, aylık faturalara çalışır
İğne ile biriktirdiğin,çuvaldızla dağılır olmuş
İyiler,kötülükten kaçıp, gönlüne küser olmuş.

Daha daha ne var ne yok? diye soracak olursan;
’Doğru söyleyen, dokuz köyden kovulur’ olmuş
Hasbel kader, güçlükle okuyan adam olmuş
İşe girmeye imtihanlar formalite, torpil geçer olmuş
Kardeş kardeşle mal yüzünden kavga eder
İnsanın babasına bile güvenemeyeceği haller olmuş
’Kimin arabasına binerse, onun türküsünü söyler’olmuş
Ekmek aslanın ağzına inmişte, senide gurbetlere salar olmuş.

SILADAN GURBETE SELAM VE DUA İLE...

2006

Bu şiir bir şiire karşılık nazire, atışmadır.
Almanya’daki şair bir dosta.

ZEHRA ÇELİK