10
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
1422
Okunma
Ahvalim, közünden mürekkep almış
Kâğıdın üstünde, yanar inceden.
Dizeleri yakan, kalemin ehli
Aşkın ateşini, sunar inceden.
Eller tahtın kurmuş, kâl otağına
Bal sürülsün ister, al dudağına
Daha gün batarken, gül budağına
Kanmak için bülbül, konar inceden.
Ayrıdır anadan, bacıdan, yârdan
Dökülür yaprağı, türlü efkârdan
Dalının üstüne, yığılan kardan
Bükülür kırk yıllık, çınar inceden.
Ruhum bir nefese, esir bu canda
İçimde kıyamet, kopar bir yanda
Gönlümdeki yara Hakk’a âyan da
Kula gizli gizli, kanar inceden.
Bir sır ki, erenler eğer başını
Gölgesi sürükler kendi na’şını
Yanağından süzer kanlı yaşını
Islatır yazgıyı, pınar inceden.
Hâl ile konuşur dilin ahrazı
Hak’tan gelir ise derdine razı
Sırrı mahfuzdadır, Mevlâ Uraz’ı
Hayli zaman oldu, sınar inceden…
Erol URAZ 04.01.2014 Eskişehir
5.0
100% (10)