7
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1637
Okunma
Kapılar açılarak, beş yerden Trabzon’a,
Hava, kara, denizden; karadan, üç tarafa...
Arkasında yaylâlar, önde Karadeniz’im,
Dağlarım kar beyazı, masmavidir denizim...
Kırlarım; menekşeli, insanları; neş’eli,
Bir defa gelsen bize, oluruz bir hemşehri...
Sazımla, kemençemle, şâirim, yazarımla,
Ülkemde tanınırım; sanatkâr, adamımla...
Sevdâ olur, gönlüme; kuşların cıvıltısı,
Sabah erken duyulur; martılar cırıltısı...
Târihimle övünür, Atatürk’le yaşarım,
Şurada duruyor; bak, târih fotoğraflarım...
Sur, çeşme, minâreler nice târihi eser,
Bakmak için değil de; kapatsan, görür; gözler...
Cıhan pâdişâhını, yetiştiren Analar,
Selvi boylu başlıklar, Sülüklü’de sıralar...
Kalblere şifâ verir, Trabzon’um; gelene,
İstemiyorsan, bırak! Seven, tutsun; el-ele...
Sevgimi anlatamam- kara kalemler yetmez,
Bu anlattığım ne ki? Destanlarımız; bez-bez...
Kadir’im. Aşığıyım, canım; Trabzon’uma,
Hasretle bekliyorum; alsın, beni koynuna,
Türk Vatanı, Türk’ündür. Puşt oyunlar; boşuna.
Kadir Yeter. TRABZON.