2
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
2095
Okunma
Gece karanlığına sis düştü birden bire
Sarhoşlar kör ışıkta yollarını arıyor
Pervaneler lambaya üşüştü birden bire
Ölüm çaresizlerin yüzlerini tarıyor
Bir yıldız kayıverdi ışığını saçarak
Ay secdeye kapandı yere vurdukça ışık
Yangılar içindeki kollarını açarak
Yalnızlık dergâhında çile doldurur âşık
Uzaktan bakar gözler kirpikler taze nemli
Bir kadın ki ruhumu gözü görmeden izler
Her nefes beden için öylesine önemli
Bir rüzgâr ki onunla dalgalanır denizler
İki tarafı keskin bir hançer gibi hasret
Sana vurgun yüreği çizgi çizgi kanattım
Beni candan ayıran vahşi bir devsin gurbet
Sol yanımda ki devi rüzgârlarına attım
Dinmez hasret çığlığı, sevdanın sesidir bu
Dökülür kelimeler duyguların tasından
Dinmez! Gurbet dağının yakan nefesidir bu
Dermanı esirgemez biçare hastasından
Varlığınla can bulur dilden dökülen sözün
Şiir şiir işlenip örüldü bu güzellik
Bulutsuz gözlerimde ay gibi parlar yüzün
Bir tek gönül gözüyle görüldü bu güzellik
İbrahim COŞAR
5.0
100% (4)